Bu makale Gana'da insan haklarının geliştirilmesi ve korunmasında sivil toplum kuruluşlarının rolünü incelemektedir. Birçok Afrika ülkesi, sömürgeciliğin sona ermesi ve Soğuk Savaş'ın sona ermesinin ardından dünya çapında ateşlenen küreselleşme sürecine uyum sağlayabilmek için insan haklarını geliştirmek ve savunmak amacıyla siyasi değişikliklere uğramıştır. Bununla birlikte, tüm kişilerin temel haklarını güvence altına almaya çalışan anayasal ilanların mevcudiyetine rağmen, bazı Afrika hükümetleri (bilinçli veya bilinçsiz olarak) bazı sömürge yapılarını korumuş ve hatta vatandaşların haklarının teşviki ve korunmasına yönelik demokratik havayı zayıflatmak için yeni mekanizmalar kurmuşlardır. Bu çalışmaya duyulan ihtiyaç, 1990'larda Gana'da demokrasiyi ve insan haklarını ilerletmeye yönelik çabaların, insan haklarını etkili bir şekilde ilerletmeyi ve korumayı amaçlayan hedeflerle doğrudan çelişen hedefler tarafından motive edilmiş olması gerçeğinden kaynaklanmaktadır. Giderek artan sayıdaki alanda, sivil toplum kuruluşları tarafından yaratılan deneyim ve yetenek, hem politika hem de operasyonel düzeylerde ulusların çalışmaları için çok önemli hale gelmiştir. Sivil Toplum Kuruluşları yeni fikirleri teşvik etme ve uluslararası toplumu ortaya çıkan zorluklara karşı uyarma rolünü üstlenmiştir. Bu nedenle, sivil toplum kuruluşlarının Gana genelinde vatandaşların haklarının geliştirilmesi ve korunması için eksik olan bağlantının sağlanmasında kilit bir rol oynaması çok önemlidir.
This paper examines the role of civil society organizations in the promotion and protection of human rights in Ghana. After independence, many African countries, underwent political changes to advance and defend human rights to fit into the globalization process that was ignited across the globe after the end of colonialism and the demise of the Cold War. However, despite the availability of constitutional promulgations that guarantee the fundamental human rights of all, some African governments (consciously or unconsciously) have retained some colonial structures and even instituted new mechanisms to undermine the democratic vibe for the promotion and protection of citizens’ rights. In an expanding number of fields, such as political science, history, and sociology, among others, the experience and talent created by civil society organizations have become crucial to governance across nations, both at the policy and operational levels. Civil society organizations have taken on the role of promoting new ideas and alerting the international community to emerging challenges. Using a qualitative research method, this paper provides a thorough understanding of CSOs’ contributions to human rights advocacy in Ghana. The approach of the paper includes both exploratory and descriptive elements, providing detailed insights into the effectiveness and functions of civil society organizations in Ghana.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Siyaset Bilimi (Diğer) |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 30 Aralık 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2024 |
Gönderilme Tarihi | 21 Kasım 2023 |
Kabul Tarihi | 21 Ağustos 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 7 Sayı: 2 |