Klasik Türk Müziği’nin tarihi gelişimi içinde temel eğitim ve aktarım yöntemi olarak uzun süreler boyunca kullanılan meşk yöntemi, Avrupa nota yazısının yaygın olarak kullanıma girmesiyle birlikte bazı değişimler geçirmiştir. Meşkin en önemli bileşenlerinden biri olan usûl vurmanın yerini büyük oranda notanın almasıyla başlayan bu değişimlere bağlı olarak, meşkin işlevlerinde de bir daralma söz konusu olmuştur. İşlevlerinden bir kısmı geçerliliğini yitirmeye başlayan meşkin Klasik Türk Müziği vokal icrâcılık açısından taşıdığı anlam da giderek farklı bir duruma evrilmiştir. Bu çalışmanın amacı, meşk yönteminin işlevlerinde zaman içinde meydana gelen dönüşümün meşkin Klasik Türk Müziği vokal icrâcılık açısından ifade ettiği anlamı nasıl bir değişime uğrattığını incelemektir. Nitel araştırma yöntemi çerçevesinde betimsel model ile hazırlanan bu çalışmanın temel veri toplama teknikleri literatür tarama ve doküman analizidir. Toplanan veriler tematik sınıflandırmaya tabi tutularak içerik analizi yapılmış, bu yolla konuyla ilgili odaklar ortaya çıkarılmıştır. Çalışmanın sonucunda, meşkin vokal icrâcılık açısından üslûp kazanımıyla özdeşleştirildiği tespit edilmiştir. Birebir çalışma, taklit ve tekrara dayalı olmakla birlikte, önceki dönemlerden farklı olarak notanın kullanıldığı bir meşk türünün üslûp kazanımında geçerliliğini koruduğu ve uygulanmaya devam ettiği; meşkin geçirdiği dönüşüm neticesinde icrâ ve teori eğitiminin birbirinden ayrılarak uzmanlık alanlarının oluştuğu; vokal icrâcılık açısından önceki dönemlerin meşk yaklaşımında bütün bir eğitim anlayışı içerisinde sesin kendiliğinden gelişmesi dışında bir eğitim şekli söz konusu değilken, sesin teknik olarak eğitiminin üslûp kazanımına yardımcı bir ek yöntem olarak kullanılmaya başlandığı sonuçlarına ulaşılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 3 Eylül 2022 |
Kabul Tarihi | 2 Eylül 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Sayı: 16 |