Vade kaydı taşımayan her bono (ve poliçe) “görüldüğünde ödenecek” sayılır (TTK m. 777/2). Bu tür bir bono (poliçenin), düzenleme tarihinden itibaren bir yıl içinde düzenleyene (veya kabul eden muhataba) ödenmek üzere ibraz edilmesi gerekir (TTK m. 704). Aksi takdirde tüm başvuru hakları düşer (TTK m. 730/1-a). Görüldüğünde ödenecek bonolarda vade “ibraz” sayesinde ortaya çıkmakta, bu andan itibaren de üç yıllık zamanaşımı süresi işlemeye başlamaktadır. Bonoda düzenleyen asli borçlu olduğu için başvuru hakları düşse bile, kendisi vadeden itibaren üç yıl boyunca sorumlu olmaya devam eder (TTK m. 749/1). Ancak bono, bir yıl içinde ödenmek üzere ibraz edilmediğinde, senedin “görülmesi”, dolayısı ile borcun muaccel olması; bundan sonra da asli borçlu için üç yıllık zamanaşımı süresinin başlaması konusunda sorun ortaya çıkmaktadır. Tam bu noktada, öğreti ve yargı uygulamasında böyle bir bonoda üç yıllık zamanaşımı süresinin, bir yıllık ibraz süresinin “bitimi” ile başlayacağı savunulmakta ve bir yılın son günü adeta “vade” olarak değerlendirilmektedir. Bu görüşün arkasında genelde “görüldüğünden belirli süre sonra ödenecek poliçe (ve bono) için öngörülen TTK m. 705 hükmünün “kıyasen” uygulanması yatmakta; bir yılın son gününün “görülme tarihi” sayılacağı ifade edilmektedir. Türk, Alman ve İsviçre öğretisinde konu ile ilgili olarak bir yasa boşluğu olduğu belirtilmektedir. Bazı yazarlar ise bir yıllık sürenin dolmasını vadenin geçmesi ile eş değer görmektedir. Öncelikle bu sorunda bir yasal boşluk olup olmadığının, varsa bu boşluğun “kıyas” yoluyla doldurulup doldurulamayacağının irdelenmesi gerekmektedir. Yoksa bir yıllık ibraz süresini geçiren hamil bakımından, bir külfet olarak nitelendirilebilecek ibrazın yapılmamasının kendisi bakımından bir hak kaybına yol açıp açmayacağı, “kimsenin kendi kusuruna dayanarak bir hak iddia edemeyeceği” şeklindeki evrensel hukuk ilkesinin konu karşısındaki durumu da ayrıca incelenmeye değerdir.
Bono Görüldüğünde Ödenecek Bono Görüldüğünde Ödenecek Poliçe Zamanaşımı Süresi Zamanaşımı Süresinin Başlangıcı
Bu çalışmanın yazımında bilimsel yöntemleri kullandığımı, alıntı yaptığım tüm kaynaklara atıf yaptığımı ve bunları kaynakçada gösterdiğimi, bilim etiği ilkelerine uygun davrandığımı beyan ederim.
YOK
İlginiz ve emeğiniz için teşekkür ederim.
Each promissory note and bill of exchange not bearing maturity provision is deemed to be “sight” (TCC Art. 777/2). Such a bill of exchange/promissory note must be presented to the drawer/the acceptor within one year following its issuance date in order to be paid (TCC Art. 704). Otherwise, all rights of recourse shall be forfeited (TCC Art. 730/1-a). The maturity at sight promissory notes arises by means of “presentation”. The statute of limitation period of three years shall start to run from this moment. However, in case where a promissory note is not presented to be paid within one year, the “appearance” of the bill, therefore the debt’s becoming due; and then for the commencement of the statute of limitation period of three years for the main debtor will not be possible. Exactly at this point, at the doctrine and jurisdiction practice it is argued that at such a promissory note the statute of limitation period of three years will commence with the “expiration” of the presentation term of one year and the last day of one year is almost considered as “maturity”. Behind this point of view the provision of TCC Art. 705 to be applied to “a specified after sight bill of exchange (and promissory notes) is applied “by analogy”; it is expressed that the last day of a year shall be considered as “appearance date”. In the Turkish, German and Swiss doctrine, it is stated that there is a “gap in the law” on the subject, and some authors consider the expiry of the one-year period to be equivalent to the expiry of the term. Firstly, it is necessary to examine whether there is a legal gap in this issue, and if there is, whether this gap can be filled by “analogy”. Otherwise, it is also worth analyzing whether the failure to present the document, which may be considered as a burden for the bearer who has exceeded the one-year presentation period, will lead to a loss of right for the bearer, and the status of the universal legal principle that “no one can claim a right based on his own fault” in the face of the issue.
Promissory Note A Sight Promissory Note A Sight Bill Period of Limitation The Beginning of Period of Limitation
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk (Diğer) |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ağustos 2024 |
Gönderilme Tarihi | 27 Kasım 2023 |
Kabul Tarihi | 13 Mayıs 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 10 Sayı: 2 |