Bu çalışmada, Anadolu’da uygulamalarını hemen bütün kentlerde gördüğümüz şehir gelişiminin, Balkanlardaki yansımaları Selanik örneği üzerinden incelenmektedir.
Selanik, Kuzey Yunanistan’ın Termaikos Körfezi’ne açılan bir liman kenti olarak, antik çağlardan beri ticari olarak önem arz etmektedir. İlk defa 1380’de Türklerin eline geçen şehir, zaman zaman Bizans’la el değiştirse de 1430 yılında II. Murat tarafından kesin olarak Osmanlı topraklarına katılmıştır. Fetih sonrasında Osmanlı Devleti’nin iskân politikaları doğrultusunda Anadolu’dan gönüllü veya zorunlu göçler sayesinde tipik bir Osmanlı-Türk şehri kimliği kazanmıştır.
Şehrin tanımı, “cuması kılınmalı, kadısı bulunmalı, pazarı kurulmalı ve hamamı olmalıdır”. Bu düstur Anadolu’daki gibi Osmanlı’nın fethettiği diğer bölgelerde, özellikle de Balkanlarda da uygulanmıştır. Balkanlarda Türk kent gelişimi, Anadolu’daki diğer kentlerden farksızdır. Selanik, kozmopolit yapısına rağmen, özellikle kuzey kesimlerinde, bu gelişimi yansıtan tipik Türk kenti görünümündedir. Osmanlı şehrinin çekirdeğini meydana getiren büyük camiler, bedestenler, hamamlar gibi kamusal yapılar etrafında mahalleler gelişmiştir. Her mahallenin de cami, dükkân, çeşme, hamam gibi yapıların bulunduğu kendi merkezleri vardır. Selanik’te, kamu yapılarında 19. yüzyılın ortalarına kadar Erken ve Klasik Osmanlı mimari üslubu hâkimdir. Konutlar ise klasik Anadolu iç sofalı Türk evi plan şemasında inşa edilmiştir. 1870’lerden itibaren Batılı şehircilik unsurlarını bünyesine katmıştır. Selanik’in Türklerin elinden çıkması ve mübadele sonrası Türklere ait birçok eser devlet eliyle yok edilmiştir. Selanik’te inşa edilmiş yaklaşık 411 yapıdan günümüze ulaşabilen az sayıdaki eser, Selanik’in Türk Şehri olarak gösterdiği gelişimi evreleri hakkında fikir vermektedir.
Selanik Türk Şehir Gelişimi Mimari Osmanlı İskân Politikası Balkanlar
In this study, the reflections of urban development, which we see in almost all cities in Anatolia, in the Balkans are examined through the example of Thessaloniki.
As a port city opening onto the Thermaikos Gulf of Northern Greece, Thessaloniki has been of commercial importance since ancient times. The city, which first fell into Turkish hands in 1380, changed hands with Byzantium from time to time, but was definitively annexed to Ottoman territory by Murat II in 1430. After the conquest, it gained the identity of a typical Ottoman-Turkish city thanks to voluntary or forced migrations from Anatolia in line with the settlement policies of the Ottoman Empire.
The definition of the city is "it must have a grand mosque, a judge, a market and a bathhouse". This principle was applied in other regions conquered by the Ottomans, especially in the Balkans, as well as in Anatolia. Turkish urban development in the Balkans is no different from other cities in Anatolia. Despite its cosmopolitan structure, Thessaloniki, especially in its northern parts, has the appearance of a typical Turkish city reflecting this development. Neighborhoods developed around public buildings such as large mosques, covered bazaars, and baths, which formed the core of the Ottoman city. Each neighborhood has its own center with structures such as mosques, shops, fountains, and baths. In Thessaloniki, until the mid-19th century, the Early and Classical Ottoman architectural styles dominated public buildings. The houses were built in the classical Anatolian interior sofa Turkish house plan scheme. From the 1870s onwards, it incorporated Western urban elements. After Thessaloniki lost control of the Turks and after the population exchange, many works belonging to the Turks were destroyed by the state. The few works that have survived to the present day from the approximately 411 buildings built in Thessaloniki provide an idea about the stages of Thessaloniki’s development as a Turkish city.
Thessaloniki Turkish Urban Development Architecture Ottoman Settlement Policy Balkans.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sanat Tarihi, Teori ve Eleştiri (Diğer) |
Bölüm | ARAŞTIRMA MAKALELERİ |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 22 Temmuz 2025 |
Yayımlanma Tarihi | 31 Temmuz 2025 |
Gönderilme Tarihi | 6 Temmuz 2025 |
Kabul Tarihi | 14 Temmuz 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 6 Sayı: 11 |