Ottoman statesmen since the beginning of the 19th century well understood the growing supremacy of European states and try to counter this with the policy of Westernization. Carriers of the system began to question themselves and doubt about validity of the system. According to the emerging new mental, the main reason of the Ottoman state remain back against the West was the West's technical * Ankara Üniversitesi Türk İnkılâp Tarihi Enstitüsü hegemony. Handling of the problem as a remedy was to reform the Ottoman Empire in western sense and seen to be as the west. Union and Progress Party was founded with name of Ittihad-i Osmani League as a secret society to dethrone Sultan II Abdulhamid. The political activism that aims to save the state took place at the forefront idea of CUP. Seeing the separation of various nationalist movements gained success each passing day, the main concern of the Young Turks was to rescue the autonomy and geographical integrity of the Ottoman Empire. Union, Progress, Committee, Sultan Abdulhamit, Constitutionalism
Osmanlı devlet adamları, 19. yüzyılın başından itibaren, Avrupa devletlerinin artan üstünlüğünü giderek daha iyi kavramışlar ve buna Batılılaşma siyasetiyle karşı koymaya çalışmışlardır. Sistemin taşıyıcıları kendilerini sorgulamaya başlamış, sistemlerinin geçerliliğinden kuşkuya düşmüşlerdi. Ortaya çıkan yeni zihinsel duruma göre Osmanlı devletinin Batı karşısında geriye düşmesinin temel sebebi, Batı’nın teknik üstünlüğüydü. Sorunun halledilmesinin çaresi olarak Osmanlı devletinin, Batılı manada ıslah edilerek Batı gibi olması görülüyordu. İttihat ve Terakki Cemiyeti, 21 Mayıs 1889’da İttihad-ı Osmanî Cemiyeti adıyla, hükümet-i hazıranın adalet, eşitlik, özgürlük gibi insan haklarını ihlal eden, bütün Osmanlıları ilerlemeden alıkoyan ve vatanı yabancı tasallutu altına düşüren yönetimine karşı bütün yurttaşları uyarmak için gizli bir örgüt olarak kuruldu. İttihat ve Terakki Cemiyeti düşüncesinin ön planında devleti kurtarmayı amaçlayan bir siyasi eylemcilik yer alıyordu. İmparatorluğun aman vermez bir biçimde parçalandığını, çeşitli milliyetçi ayrılık hareketlerinin her geçen gün başarı kazandığını ve Düyûn-u Umûmiye’nin vesayeti altındaki Babıâli’nin gitgide elinin kolunun bağlandığını gören Jön Türkler’in başlıca kaygısı, Osmanlı Devleti’nin özerkliğini sağlayıp coğrafi bütünlüğünü korumaktı.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ocak 2013 |
Gönderilme Tarihi | 29 Ocak 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2013 Cilt: 13 Sayı: 51 |
Journal of Atatürk Yolu is licensed under CC BY-NC-ND 4.0