The Greek army occupied Eastern Thrace to accelerate the Ottoman Empire’s signing of the Treaty of Sèvres. However, Eastern Thrace is a Turkish homeland, it is within the National Pact borders, and after the liberation of Izmir, the focus was to shift to Thrace. For France and Italy, the only way to prevent Mustafa Kemal's forces from advancing towards the Dardanelles and entering Europe was to grant the section of Thrace up to the Meriç River to the Turks. Therefore, an urgent conference should be held in Mudanya to hand over Eastern Thrace to the Turks and prevent any potential conflict between the armies. However, according to Britain, it was out of the question to leave Eastern Thrace under Turkish control. This would mean disregarding the Allies' success in the World War and leaving hundreds of Allied soldiers buried in Gallipoli on Turkish soil.
During this process, Britain aimed to maintain calm among the Muslim population in its colonies and to secure maximum acceptance of its demands from the Turks. In this complex balancing act, Britain sought to eliminate differences of opinion between the Allied powers through diplomatic talks, while also striving to gain the support of its dominions in the event of potential war. As these efforts proved fruitless, Britain was ultimately forced to relinquish Eastern Thrace in order to ensure that the Turkish Grand National Assembly (TBMM) government would come to Mudanya. This diplomatic struggle among the Allies before the Mudanya Armistice has been examined in detail in light of British archival documents. By viewing the Eastern Thrace issue from the Allies' perspective, the process leading to the Mudanya Armistice has been explored from a different dimension.
Mudania Armistice Eastern Thrakian Grand National Assembly Alliances
Osmanlı Devleti’nin Sevr’i imzalamasını hızlandırmak için Yunan ordusu Doğu Trakya’yı işgal etmiştir. Oysaki Doğu Trakya bir Türk yurdudur, misak-ı milli sınırları içerisindedir ve İzmir’in kurtuluşundan sonra sıra Trakya’ya gelmiştir. Fransa ve İtalya’ya göre Çanakkale’ye doğru ilerleyen Mustafa Kemal’in birliklerinin Avrupa’ya geçmesini engellemenin yegâne yolu, Trakya’nın Meriç’e kadar olan bölümünün Türklere verilmesidir. Bu nedenle acilen Mudanya’da bir konferans düzenlenmeli ve Doğu Trakya Türklere verilerek, ordular arasında meydana gelebilecek olası bir çatışma önlenmelidir. İngiltere’ye göre ise Doğu Trakya’nın Türk hakimiyetine bırakılması söz konusu bile değildir. Çünkü bu müttefiklerin Dünya Savaşı’nda elde ettikleri başarının yok sayılması, Gelibolu’da gömülü yüzlerce müttefik askerinin Türk topraklarında bırakılması demektir.
İngiltere bu süreçte hem sömürgelerindeki Müslüman nüfusu sakin tutmak hem de isteklerini maksimum seviyede Türklere kabul ettirmek için kararlı bir duruş sergilemeye çalışmıştır. İçine düştüğü bu çoklu denge oyununda bir taraftan müttefik güçler arasındaki görüş ayrılıklarını yok etmek için diplomatik görüşmeler yaparken, bir taraftan da olası bir savaş durumunda dominyonlarının desteğini almak için çabalamıştır. Çabaları sonuçsuz kalan İngiltere, TBMM Hükümetinin Mudanya’ya gelmesini sağlamak için Doğu Trakya’dan vazgeçmek zorunda kalmıştır. Mudanya Mütarekesi öncesinde müttefikler arasında geçen bu diplomatik savaş süreci İngiliz Arşiv Belgeleri ışığında, tüm detaylarıyla incelenmiştir. Doğu Trakya sorununa müttefiklerin gözünden bakarak, Mudanya Mütarekesine gidiş süreci farklı bir boyutuyla ele alınmıştır.
Mudanya Mütarekesi Dogu Trakya TBMM Müttefik Devletler İngiliz Arşiv Belgeleri
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türkiye Cumhuriyeti Tarihi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 29 Mayıs 2025 |
Yayımlanma Tarihi | 31 Mayıs 2025 |
Gönderilme Tarihi | 6 Ocak 2025 |
Kabul Tarihi | 21 Mayıs 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Sayı: 76 |
Journal of Atatürk Yolu is licensed under CC BY-NC-ND 4.0