Disasters are defined as sudden disruptions to the functioning of a community or a society at any scale that cannot be overcome by the local capacity. Disasters are also classified as natural or technological/human-made or as slow onset and rapid onset disasters. Climate change, drought, desertification and famine disaster due to these processes can be considered slow onset disasters. In many parts of the World since the existence of humanity, the famine has been effective. Scarcity emerges as a result of long-term food shortages. With the lack of rainfall, water resources begin to decrease and the effects of drought starts to increase. Famine, hunger and thirst can cause serious consequences. Throughout history, Anatolia was exposed to famine disasters, particularly due to the lack of precipitation and grasshopper infestation. In fact, legends and important famines that became subjects to epics have brought the phenomenon of migration. Human migration is realized by factors such as religion, culture, economy, war, terror and disaster. Generally, migrations are caused by searching for food in the past. drought and the increased famine with the acceleration of climate change. In this study, the concept of famine disaster, its types and the measures that can be taken against it are discussed along with the risk management.
Famine Disaster Drought Disaster Management Anatolian Famine
Afet, ekonomik ve sosyal kayıplara neden olan, sosyal hayatı kesintiye uğratan ve ani olarak gelişen ve yerel kapasite ile üstesinden gelinemeyen olaylar olarak tanımlanır. Doğa kaynaklı ya da insan/teknoloji kaynaklı afetler aynı zamanda yavaş gelişen ve ani gelişen afetler olarak da sınıflandırılmaktadır. İklim değişiklikleri, kuraklık, çölleşme ve bu süreçlere bağlı olarak gelişen kıtlık afeti de yavaş gelişen afetler sınıfında değerlendirilebilir. Dünya coğrafyasının birçok bölümünde insanoğlunun varoluşundan bu yana yaşanan kıtlık afeti dönem dönem Anadolu topraklarında da etkili olmuştur. Kıtlık, uzun süre yiyecek yetersizliğinin bir sonucu olarak ortaya çıkar. Yağışların azlığı ile su kaynakları azalmaya başlar ve kuraklığın etkisi artmaya başlar. Kıtlık, açlık ve susuzluk ciddi sonuçlara neden olabilir. Anadolu tarihi dönemler boyunca, özellikle yağışların azlığı ve çekirge istilaları nedeniyle kıtlık afetine maruz kalmıştır. Hatta efsaneler, destanlara konu olan önemli kıtlıklar göç olgusunu da beraberinde getirmiştir. İnsan göçü, din, kültür, ekonomi, savaş, terör ve afet gibi faktörlerle gerçekleşmektedir. Genellikle bu göçler zorunlu nedenlerle ortaya çıkmış, yiyecek bulma arayışından ya da diğer türden afetlerden kaynaklanmıştır. Kuraklık ve buna bağlı oluşan kıtlık iklim değişikliklerinin hızlanması ile artış göstermektedir. Bu alışmada kıtlık afeti kavramı, türleri, tarihte yaşanan kıtlık olayları anlatılmış ve kıtlık afetine karşı alınabilecek önlemler ve risk yönetimi tartışılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Değerlendirme (Derleme) Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Haziran 2019 |
Gönderilme Tarihi | 13 Mart 2019 |
Kabul Tarihi | 7 Mayıs 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Sayı: 37 |
Antropoloji’de yayımlanan makaleler ve diğer yazıların tümünün yayın hakkı Creative Commons Atıf-Gayri Ticari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY-NC 4.0) altında lisanslanmıştır. Yani yayımlanan makale ve diğer muhtelif yazılar, başka yayınlarda ancak uygun referans gösterilerek, lisansa bağlantı sağlanarak, değişiklik yapıldıysa belirtilerek ve ticarî amaç gütmeyerek kullanılabilirler. Kısaca yazar(lar) veya okuyucu(lar) herhangi bir maddî çıkar gözetmeksizin, Antropoloji’deki yayınları basılı ve/veya elektronik olarak çoğaltmakta ve/veya yaymakta özgürdürler. Bu durum yine de lisans sahibi olarak Antropoloji’nin sizi ve çalışmanızı onaylayacağı anlamına gelmek zorunda değildir.
Budapeşte Açık Erişim Girişimi