Objectives: This study was designed to compare the primary fixation strength of transosseous sutures and suture anchors in rotator cuff repair.
Methods: Thirty-two sheep shoulders were divided into four homogeneously equal groups. In each group, infraspinatus tendons were cut from their insertions and reattached with four diverse techniques, which included a single Mason-Allen stitch (group 1), double Mason-Allen stitches (group 2), double Mason-Allen stitches knotted on the lateral cortex followed by augmentation with a mini metal plate (group 3), and two Corkscrew suture anchors (Arthrex, Germany) (group 4). All specimens were tested for fixation strengths with a Material Testing System machine. Statistical analyses were made using one-way ANOVA and LSD post hoc tests.
Results: The mean failure load values were 160.31±34.59 N, 199.36±11.73 N, 182.35±19.19 N, and 108.32±15.98 N in groups 1, 2, 3, and 4, respectively (ANOVA, F=24.63, p<0.001). It was found that group 4 was significantly weaker than the other groups (p<0.001), that the strength of the transosseous suture improved with double sutures (group 1 vs group 2 p=0.002), and that augmentation of the lateral cortex with a metal plate did not improve strength (group 1 vs group 3, p=0.07).
Conclusion: We concluded that rotator cuff fixation with only suture anchors cannot provide a reliable strength and that fixation must include multiple sutures if only transoosseous sutures are to be used.
Amaç: Bu çalışma rotator manşet cerrahisinde değişik transosseöz dikiş teknikleri ve dikiş ankorlarını biyomekanik olarak karşılaştırmak amacıyla planlandı.
Çalışma planı: Otuz iki adet yeni kesilmiş koyun omzu, her birinde sekizer adet olmak üzere homojen olarak dört gruba ayrıldı. Humerustan total olarak ayrılan infraspinatus tendonları, dört farklı yöntemle tamir edildi. Tamirler grup 1’de tek Mason-Allen dikişi ile, grup 2’de iki Mason-Allen dikişi ile yapıldı. Grup 3’te kemik tünellerin lateral korteksteki uçlarının arasındaki köprü, plak ile desteklendi. Grup 4’te iki adet Corkscrew ankor ile tamir yapıldı. Kemik-tendon tamir kompleksine, materyal test cihazında gerilme deneyi uygulandı ve en yüksek dayanma kuvveti belirlendi. İstatistiksel analizler tek yönlü ANOVA testi ve LSD post hoc ile yapıldı.
Sonuçlar: Ortalama en yüksek dayanma kuvvetleri gruplarda sırasıyla 160.31±34.59 N, 199.36±11.73 N, 182.35±19.19 N ve 108.32±15.98 N bulundu (ANOVA, F=24.63, p<0.001). Grup 4’ün diğer üç gruptan çok anlamlı olarak daha zayıf bir tespit yöntemi olduğu görüldü (p<0.001). Transosseöz dikiş tekniğinde dikiş sayısının artırılması ile dayanıklılık artarken (grup 1-grup 2, p=0.002), lateral kortekste plak uygulanması ile anlamlı derecede destek sağlanmadığı (grup 1-grup 3, p=0.07) gözlendi.
Çıkarımlar: Sadece ankorla tespitin yeterince güvenilir olmadığı ve stabilitesinin artırılması gerektiği; ayrıca transosseöz dikiş tekniğinde de dikiş sayısının artırılması gerektiği sonucuna varıldı.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Deneysel Çalışma |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 11 Eylül 2006 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2001 Cilt: 35 Sayı: 2 |