Amaç: İhmal edilmiş doğuştan kalça çıkıklı olguların tedavisinde uygulanan pelvik destek osteotomilerinde Ilizarov tekniği ile tek taraflı eksternal fiksatör tekniğinin sonuçları karşılaştırıldı.
Çalışma planı: İhmal edilmiş doğuştan kalça çıkığı nedeniyle 17 hastaya tek taraflı eksternal fiksatör (TEF) (n=7) veya geliştirilmiş hibrid Ilizarov yöntemi (GHIY) (n=10) kullanılarak pelvik destek osteotomisi uygulandı. Tamamı kadın olan hastaların ortalama yaşı TEF grubunda 23.2 (dağılım 17-39), GHIY grubunda 25.9 (dağılım 17-36); ameliyat öncesi kısalık sırasıyla ortalama 5.5 cm ve 5.2 cm; fiksasyon süresi sırasıyla 201.5 gün (dağılım 185-241) ve 197 gün (dağılım 164-248 gün); izleme süresi sırasıyla ortalama 30.4 ay (dağılım 23-39 ay) ve 40.5 ay (dağılım 21-65) idi. İki gruptaki hastalar fiksatör ile ilgili duyulan rahatsızlıklar ve Paley sistemine göre sınıflandırılan tel dibi enfeksiyonları açısından karşılaştırıldı.
Sonuçlar: Tek taraflı eksternal fiksatör grubunda 3. derece tel dibi enfeksiyonu nedeniyle bir telin çıkarılması gerekti; bu sayı GHIY grubunda beşti. Yapılan ankette GHIY grubunda üç hasta, TEF grubunda ise sadece bir hasta fiksatörden çok rahatsız olduğunu belirtti. Diz hareket genişliği iki grupta benzer bulunmasına (p>0.05) rağmen, klinik izlemlerde fiksasyon süresince TEF grubunda diz hareketlerinin daha rahat olduğu ve fiksatörün çıkarılmasından sonra 90 derece hareket açıklığının daha kısa sürede (TEF’de 36 gün, GHIY’de 47 gün) elde edildiği gözlendi.
Çıkarımlar: Pelvik destek osteotomilerinde TEF daha düşük oranda tel dibi enfeksiyonu ve daha yüksek düzeyde hasta konforu nedeniyle tercih edilebilecek bir yöntemdir.
Objectives: We compared the results of monolateral external fixator and the Ilizarov technique for pelvic support osteotomies in the treatment of neglected congenital hip dislocation.
Methods: Seventeen female patients with congenital dislocation of the hip underwent pelvic support osteotomy using a monolateral external fixator (MEF) (n=7; mean age 23.2 years; range 17 to 39 years) or the hybrid advanced Ilizarov method (HAIM) (n=10; mean age 25.9 years; range 17 to 36 years). The mean leg discrepancies, durations of the external fixator, and follow up-periods in the MEF and HAIM groups were as follows, respectively: 5.5 cm and 5.2 cm; 201.5 days (range 185 to 241 days) and 197 days (164 to 248 days); 30.4 months (23 to 39 months) and 40.5 months (21 to 65 months). The two groups were compared with respect to patients’ discomfort related to the use of external fixators and pin tract infections classified according to the Paley criteria.
Results: Overall, six pins required removal because of grade 3 pin track infections (5 in the HAIM group, 1 in the MEF group). The number of patients who reported extreme discomfort for the use of external fixator was three in the HAIM group and one in the MEF group. Although the range of motion of the knee was similar in both groups (p>0.05), clinically, patients treated with MEF exhibited a more comfortable range of motion of the knee with external fixation and, after removal of the fixator, reached a knee flexion of 90 degrees in a shorter time (36 days versus 47 days).
Conclusion: The use of MEF for pelvic support osteotomies seems to be preferable because it is associated with a lower rate of pin tract infections and a higher degree of patient comfort.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Orijinal Makale |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 11 Eylül 2006 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2004 Cilt: 38 Sayı: 4 |