Amaç: Bu çalışmada önkol çift kırığı sonrası uygulanan alçı tedavisi sırasında redüksiyon kaybı görülen çocuk hastalarda intramedüller çivileme sonuçları değerlendirildi.
Çalışma planı: Önkol çift kırığı nedeniyle redüksiyonun başarısız olması üzerine 28 çocuk hastaya (19 erkek, 9 kız; ort. yaş 10.6; dağılım 8-15) konservatif tedavinin ortalama dördüncü haftasında (dağılım 3-6 hafta) açık (n=8) veya kapalı (n=20) redüksiyon sonrasında intramedüller çivileme uygulandı. Tespitte ilk 10 hastada K-teli, 18 hastada titanyum elastik çivi kullanıldı. Tek kemik tespiti dört hastada (%14.3) yapılabildi. Kötü kaynama maksimum radial eğimin miktarı ve yerleşimine bakılarak değerlendirildi ve sağlam tarafla ve benzer yaştaki çocuklardan oluşan kontrol grubuyla karşılaştırıldı. İşlevsel sonuçlar Grace ve Eversmann’ın ölçütlerine göre değerlendirildi. Hastalar ortalama 14 ay (dağılım 12-18 ay) izlendi.
Sonuçlar: Tek kemik tespiti yapılan bir hastadaki kaynamayan ulna kırığı dışında bütün olgularda normal dizilim sağlanabildi ve ortalama yedi haftada (dağılım 6-8 hafta) kaynama elde edildi. Kırık taraftaki ortalama maksimum radius eğimi ve maksimum radial eğim yerleşimi sağlam taraf ve kontrol ekstremitelere göre anlamlı farklılık göstermedi (p>0.05). İşlevsel sonuçlar 25 hastada (%89.3) mükemmel, iki hastada (%7.1) iyi, bir hastada (%3.6) kabul edilemez bulundu. Hiçbir hastada enfeksiyon ya da nörapraksi, çivi çıkarılması sonrasında yeniden açılanma, kırık ve ekstremite eşitsizliği görülmedi.
Çıkarımlar: Alçı tedavisi sırasında redüksiyon kaybına uğrayan önkol çift kırıklarında intramedüller tespit, mükemmel anatomik ve işlevsel sonuçları yanı sıra güvenli, ucuz ve erken harakete izin veren bir yöntemdir.
Objectives: We assessed the results of intramedullary nailing in children who developed redisplacement during cast treatment of both-bone forearm fractures.
Methods: Twenty-eight children (19 boys, 9 girls; mean age 10.6 years; range 8 to 15 years) were treated with intramedullary fixation upon failure of initial reduction of both-bone forearm fractures after a mean of four weeks (range 3 to 6 weeks) of cast treatment. Intramedullary fixation was performed following closed (n=20) or open (n=8) reduction using K-wires in the first 10 cases, and titanium elastic nails in 18 cases. Single bone fixation was possible in four (14.3%) cases. For malunion assessment, the amount and location of the maximum radial bow were measured and compared with the normal side and with corresponding extremities of age-matched controls. Functional results were assessed using the Grace-Eversmann criteria. The mean follow-up was 14 months (range 12 to 18 months).
Results: Except for a nonunion of the ulna in one patient who underwent single bone fixation, all correction losses could be restored to normal alignment and united within a mean of seven weeks (range 6 to 8 weeks). The amount and location of the maximum radial bow did not differ significantly from those of the normal side and control extremities (p>0.05). Functional results were excellent in 25 patients (89.3%), good in two patients (7.1%), and unacceptable in one patient (3.6%). None of the patients developed infection, neurapraxia, or after removal of the nail, angulation, refracture, or extremity length discrepancy.
Conclusion: Intramedullary fixation for correction losses during cast treatment of both-bone forearm fractures is a safe and inexpensive treatment, allowing early mobilization and providing excellent anatomic and functional results.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Orijinal Makale |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 4 Eylül 2007 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2007 Cilt: 41 Sayı: 3 |