Müslümanlar için dinî bir fariza olan hac vazifesi münasebetiyle her yıl Hicaz bölgesinde bir nüfus hareketliliği meydana gelmektedir. 1517 yılından itibaren hac kervanlarının güvenliği ve güzergâhların belirlenmesi Osmanlı Devleti’nin himayesinde gerçekleşmiştir. Bazı Osmanlı müellifleri hac yolculuğu izlenimlerini kaleme alarak bu türde bir literatürün meydana gelmesini sağlamıştır. Bu metinler kendi aralarında menâsik-i hac ve menâzil-i hac adı altında iki ayrı grupta değerlendirilmektedir. Hac seyahatnameleri, seyahat sırasında uğranan yerlerle ilgili bilgi barındırması, hacca gitmek isteyenler için kılavuz olması ve eser sahibinin yolculuğunu anlatması bakımından önemlidir. Bu türde kaleme alınmış metinlerden birisi de Bahrî’nin Üsküdar’dan Şam’a kadar olan menzilleri konu edindiği manzum eseridir. Kaynaklarda Bahrî mahlasını kullanan şairler arasında hac seyatini kaleme alan bir kişiden bahsedilmez. Hac kafilesinin yolculuk sırasında uğradığı menzillerden hareketle müellifin 17. asırdan sonra yaşadığı düşünülmektedir. Hakkında net bir bilgi bulunmayan şair metinden anlaşıldığı kadarıyla hac farizasını yerine getirmiştir. Hac yolculuğu sırasında uğranan yerler hakkında tanıtıcı bilgiler verdiği için bu metin bir menzilname özelliği taşımaktadır. Mesnevi nazım şekliyle yazılan eserde uğranan menziller sıralanmış, bazı yerler hakkında kısa ve gerekli bilgiler verilmiştir. Bir sanat kaygısı güdülmeden kaleme alınan eserde sade ve anlaşılır bir dil tercih edilmiştir. Bu makalede Bahrî’nin hac manzumesi tanıtılmış ve eserle ilgili inceleme yapıldıktan sonra mesnevinin metni sunulmuştur.
A population movement takes place in the Hejaz region every year due to the pilgrimage, which is a religious assumption for Muslims. Since 1517, the safety of the pilgrimage caravans and the determination of the routes have taken place under the auspices of the Ottoman Empire. Some Ottoman authors wrote a work that depicts their pilgrimage impression. Pilgrimage travelbooks are evaluated in two different types, namely menasik-i hac and menazil-i hac. Pilgrimage travelbooks are significant in terms of providing information about the places visited during the trip, being a guide for those who want to go on a pilgrimage and telling the travel of the author. One of the texts written in this type is Bahri's verse work, in which he mentioned about the ranges from Üsküdar to Şam. There is no mention in the sources of a person who wrote the pilgrimage among the poets who used the pseudonym Bahri. It is believed that the writer lived after the 17th century by looking at the places where the pilgrimage lingered during the journey. The poet without clear information about him, performed the pilgrimage as it is understood from the text. This text has a range feature as it gives brief information about the places visited during the pilgrimage. The text in question was written in the form of mesnevi, and very brief information was given about the ranges visited. A plain and understandable language was preferred in the work, which was written without an art concern. In this article, firstly, Bahrî's pilgrimage is introduced and then the related mesnevi is examined the text of the work is presented.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2020 |
Gönderilme Tarihi | 15 Mayıs 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 |
Asya Studies dergisinde yer alan eserler Creative Commons Atıf 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.