Aim: The aim of this study is to compare the microbiological colonization on different intraoral suture
materials used in patients, undergone oral surgery.
Material and Methods: Suture materials were
applied to 60 patients during dentoalveolar surgical
interventions. Patients were randomly divided into 4
groups of 15. Four different types of suture materials
were introduced into the patients after surgical
removal of their impacted lower third molars. In the
postoperative seventh day, suture materials were
removed. After these sutures were washed in sterile
saline solution containing tubes, we performed various
microbiological isolation and differentiation techniques.
Results: In microbiological examination, 13 aerobic
species, 7 anaerobic species, 1 yeast species, and 1
mold species were isolated from the non-absorbable
suture materials. Eight aerobic strains, 9 anaerobic
strains, and additionally, 1 yeast and 2 mold strains
were isolated from the absorbable suture materials.
Conclusion: In light of the data obtained, we believe
that polyglycolic acid based suture materials might be
preferred in oral surgery. However, this choice should
be made by considering the other features of the
suture materials. And also, since the colonization of
pathogenic microorganisms could turn the sutures into
a potential oral pathogen reservoir, sutures should be
removed as soon as possible.
Amaç: Bu çalışmanın amacı oral cerrahi uygulanmış
hastalarda kullanılan farklı sütür materyallerinde
meydana gelen mikrobiyolojik kolonizasyonların
karşılaştırılmasıdır.
Bireyler ve Yöntem: Sütür materyalleri dentoalveolar cerrahi yapılan toplam 60 hastaya uygulandı.
Hastalar randomize olarak herbiri 15 hastadan oluşan
4 gruba bölündü. Gömülü alt yirmi yaş dişi operasyonu
yapılan bu hastalara sütür materyalleri intraoral olarak
uygulandı. Postoperatif 7. gün sütürler alındı. Alınan
sütürler steril salin solüsyonu ihtiva eden tüplerde
yıkandıktan sonra mikrobiyolojik izolasyon ve
diferensiasyon teknikleri gerçekleştirildi.
Bulgular: Mikrobiyolojik inceleme sonucu olarak;
emilemeyen sütürlerde; 13 aerob ve 7 anaerob bakteri
türüne ek olarak 1 maya ve 1 küf mantarı türü,
emilebilen sütürlerde ise; 8 aerob ve 9 anaerob bakteri
türüne ek olarak 1 maya ve 2 küf mantarı türü izole
edildi.
Sonuç: Elde edilen verilerin ışığında çalışmamızda
kullanılan Sentesorb® sütür materyalinin oral cerrahide
tercih edilebileceğini düşünmekteyiz. Ancak bu seçim
sütür materyallerinin diğer özellikleri de göz önüne alınarak yapılmalıdır. Sütürlere kolonize olabilen patojen
mikroorganizmalar yara yerinde bulunan bu sütürleri
potansiyel patojen mikroorganizma rezervuarları haline
getirdikleri için sütürler mümkün olan en kısa sürede
alınmalıdır.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Diş Hekimliği |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 16 Temmuz 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 29 Sayı: 3 |
Bu eser Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır. Tıklayınız.