Amaç: En önemli konjenital gelişimsel bozukluklardan biri olan dudak damak yarığı, primer damak oluşumu sırasında adezyon eksikliğine bağlı olarak fetal dönemin başında oluşur. Dudak damak yarıklı hastalarda maksiller sinüzit yaygın olarak görüldüğü için son zamanlarda bu hastaların maksiller sinüsleri ile ilgili çalışmalar artmıştır. Bu çalışmanın amacı, sendromsuz ve sağlıklı kontrol grubu bireylerin maksiller sinüs hacimleri ve yüzey alanları ile unilateral dudak damak yarıklı bireylerin maksiller sinüslerinin hacimleri ve yüzey alanlarının karşılaştırılmasıdır.
Gereç ve Yöntem: Çalışmada 30 unilateral dudak damak yarıklı hasta ile 30 sağlıklı ve sendromsuz bireyin Konik Işınlı Bilgisayarlı Tomografi görüntüleri kullanılmıştır. Kontrol grubu KIBT görüntüleri herhangi bir diş tedavisi nedeniyle alınmış olan retrospektif görüntülerden seçilmiştir. Kontrol grubu oluşturulurken çalışma grubuna uyumlu olacak şekilde yaş ve cinsiyet tercihinde bulunulmuştur. Dicom görüntüler, Simplant Pro 16 yazılımında değerlendirilerek hacim ve yüzey alanı ölçümleri aynı standartlarda yapılarak kaydedilmiştir.
Bulgular: Grupların cinsiyet ve yaş dağılımları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark yoktur. Hasta grubunun yaş ortalaması (13.4) ve kontrol grubunda yaş ortalaması (15.3) olarak bulunmuştur. Gruplar arası karşılaştırmada ise UDDY’li bireylerin 23 tanesinde sol taraf yarık hattı olup 7 tanesinde yarık hattı sağ tarafta izlenmiştir. Çalışma ve kontrol grubu arasında sağ maksiller sinus hacminin anlamlı bir değişim göstermemiştir. (p=0.178). Ancak sol maksiller sinus hacim değerleri kontrol grubunda daha yüksek bulundu ve anlamlı bir fark görülmüştür. (p=0.01). Maksiller sinüs alanı ortalamaları karşılaştırıldığında, sol maksiller sinus alanı kontrol grubunda hasta grubundan anlamlı bir farkla yüksek bulunmuştur. (p=0.046)
Sonuç: Dudak damak yarıklı hastalarda maksiller sinüs hacminin ve yüzey alanının sağlıklı bireye göre daha düşük olması maksiller sinüs bölgesindeki preoperatif ve post operatif cerrahi işlemler önem arz etmektedir.
Anahtar Kelimeler: Dudak Damak Yarığı, Maksiller Sinüs,Konik Işınlı Bilgisayarlı Tomografi
Evaluation of the Maxillary Sinus Volume and Surface Area in Patients with Unilateral Lip and Palate Cleft Using Cone Beam Computed Tomography
Aim: Cleft lip and palate which is one of the most important congenital disorders occurs at the beginning of the fetal period due to adhesion deficiency during primary palate formation. Since maxillary sinusitis is common in patients with cleft lip and palate, recently studies on the maxillary sinuses of these patients have increased. The aim of this study is to compare the maxillary sinus volumes and surface areas of the healthy individuals without syndrome and those of the individuals with unilateral cleft lip and palate.
Material and Methods: Cone Beam Computed Tomography images of 30 healthy individuals without syndrome and 30 individuals with cleft lip and palate were used in this study. Control group CBCT images were selected from retrospective images which have been taken due to any dental treatment. Control group was selected to be compatible with the study group in terms of age and gender. Dicom images were evaluated in the Simplant Pro 16 software, and volume and surface area measurements were performed to the same standards and recorded.
Results: There was no statistically significant difference between groups' gender and age distribution. The average age of the patient group (13.4) and the control group (15.3) were found. In comparison of the groups, 23 of the individuals with cleft had a left side cleft and 7 of them had a cleft on the right side. It was observed that the right maxillary sinus volume did not differ significantly between the patient and control groups(p=0.178). However, left maxillary sinus volume values were higher in the control group and there was a significant difference. (p=0.01) When the maxillary sinus area averages were compared, the left maxillary sinus area was found higher in the control group with a significant difference from the patient group. (p=0.046)
Conclusion: Maxillary sinus volume and surface area in patients with cleft lip and palate have been found to be negatively affected. Thats why preoperative and post-operative surgical procedures are considerable in the maxillary sinus area.
Keywords: Cleft Lip and Palate, Maxillary Sinus, Cone Beam Computed Tomography
Dudak Damak Yarığı Maksiller Sinüs Konik Işınlı Bilgisayarlı Tomografi
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Diş Hekimliği |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Ocak 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 31 Sayı: 1 |
Bu eser Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır. Tıklayınız.