İnsanlar, tarih boyunca iki zıt dâvetle karşı karşıya kalmışlardır. Bu
dâvetlerden biri hakka, diğeri ise bâtıla yapılan dâvettir. Hak ve bâtıl var oldukça bu
dâvetler de var olmaya devam edecektir. Allah, peygamberleri ve gönderdiği kitaplar
aracılığı ile insanları hakka dâvet etmektedir. Bu dâvet, müminlerin de üzerine düşen
en önemli görevlerdendir. Şeytan ise, kendisine tâbi olanlar aracılığı ile bâtıla dâvet
eder.
İslâm, vahye dayanan tüm hak dâvetlerin genel adı olmuştur. Daha önceki
peygamberlerin kendi toplumlarına yaptıkları bu dâvetler, Hz. Muhammed (sav.)’den
itibâren tüm insanlığa yönelik evrensel bir mâhiyet kazanmıştır.
Hakka ve bâtıla yapılan dâvetlerin, bir takım temel özellikler taşıdıkları ve
bunların geçmişten günümüze kadar değişmedikleri anlaşılmaktadır. Çağımızdaki
zararlı ve sapık akımların yaptıkları propagandalar, batıla yapılan dâvetler olarak da
ifade edilebilir. Bâtıla yapılan dâvetlerin yoğunluk kazandığı çağımızda, hakka dâvet
yolundaki çabalar büyük bir önem arz etmektedir.
Birincil Dil | tr; en |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2005 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2005 Sayı: 24 |