Klâsik edebiyatımızın önemli türlerinden birisi de “Tarih düşürme (söyleme)”
sanatı idi. Kaynağı İran edebiyatına dayanan ve klâsik Türk edebiyatında da büyük ilgi
gören tarih manzumeleri, çoğu zaman ya doğum, ölüm, tahta çıkış, sefer, zafer, barış,
bir göreve atanma, bir görevden uzaklaştırılma, sünnet, evlenme, sakal bırakma, yangın,
deprem.. vs. gibi olaylar; ya da saray, yalı, çeşme, han, hamam, cami, medrese, kışla..
gibi binaların yapımı veya onarımı için yazılırdı. Ancak tarih manzumelerinin konusu
alabildiğine geniş olduğu için akla gelebilecek hemen her konuda tarih söylenmiştir. İşte
yazımızın konusu olan Aranalı Sürûrî, bu sanatın ölümsüz ustalarından birisi idi.
Primary Language | tr; en |
---|---|
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | April 29, 2010 |
Published in Issue | Year 2009 Volume: 13 Issue: 2 |