The transformation of nature through urban development has resulted in a disturbed ecosystem. Urban infrastructure built to contain and overpower natural processes has finally been particularly harmful. In recent years, some ecologically and culturally conscious design practitioners have tried to develop a way to combine the processes of nature and the aesthetic qualities of water in order to create urban spaces that bring people together in embracing the nature and culture of a place. These types of projects are called “waterscapes.” Waterscapes are constructed water features in urban public squares and parks: they celebrate the role of water in our urban landscapes and allow people to experience the qualities of water through touch, sight and sound. The rationale behind this way of treatment of water resources is to produce sustainable and beautiful urban spaces where people can engage with the pleasures of water
Doğanın kentsel gelişme sürecindeki dönüşümü, ekosistemin zarar görmesi ile sonuçlanmıştır. Doğal süreçleri içermek ve güçlendirmek için kurulan kentsel altyapı sonuçta bu süreçlere zarar vermiştir. Son yıllarda ekoloji ve kültür bilincine sahip tasarımcılar, insanlara doğayı ve mekanın kültürünü birarada sunan kentsel alanlar yaratmak üzere doğal süreçleri ve suyun estetik özelliklerini biraraya getirmeye çalışmaktadırlar. Bu tür projelere “su peyzajları” adı verilmiştir. Su peyzajları kamusal park ve meydanlarda inşaa edilmiş su elemanları olup; kent peyzajlarımızda suyun rolünü ortaya koyarak insanların suyun özelliklerini dokunma, görme ve ses yoluyla deneyimlemesine olanak sağlarlar. Su kaynaklarına bu şekilde yaklaşımın arkasındaki gerekçe insanların suyun güzellikleri ile ilişki kurabilecekleri sürdürülebilir ve güzel kentsel açık alanlar üretmektir
Diğer ID | JA38EE86HU |
---|---|
Bölüm | Makale |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ekim 2010 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2010 |