er-Râfi‘î’nin edebî tarzı, eski ve yeninin bir karışımı olup iniş ve çıkışlar barındıran gazetecilik üslubundan uzak bir konum andırmaktadır. O kendisine özgü bir yazı tarzı ile öne çıkmaktadır. er-Râfi‘î’, yazma amacını eski ile yeni arasındaki anlaşmazlığı çözmek, Arap edebiyatında oluşan boşluğu doldurmak ve bazı oryantalistlerin eksik olmakla veya her yeniliğe uyum sağlayamamakla itham ettikleri yüce Kur’ân’ın dili olan Arapçayı savunmak olduğunu belirtmektedir. Edip er-Râfi‘î, güzel edebiyatı ve güçlü yazıları ile Arap diline yeniden itibar kazandırmış ve bu harika dilden eşi benzeri olmayan sanatsal bir tablo oluşturmak için muhafazakârlık ve modernistlik anlamında eski ve yenisiyle Arap belâgatının zevkini yeniden ortaya çıkarmış ve edebiyat ile okuyucuyu birlikte yükseltmiştir. Ancak er-Râfi‘î, reformdan uzak duran, kendi fikirlerine karşı tutuculuk ve bağnazlık gösteren eski muhafazakâr taraftarlarından biri miydi, yoksa yeninin hatırına eskiyi tümüyle imha eden yenilikçiler arasında mıydı? Yoksa kendine özgü bir yaklaşımı mı vardı? er-Râfi‘î istiare ve mecaz gibi retorik unsurları nasıl kullanırdı ve bunların kendi yazıları üzerindeki etkisi ne idi? Bu çalışmada bu sorular bağlamında bazı sonuçlara ulaşmak için incelemelerde bulunulacaktır. Çalışmada ele alınan görüşler ve eleştiriler çerçevesinde yapılan analizde açıklayıcı analitik yöntem kullanılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2021 |
Gönderilme Tarihi | 10 Mayıs 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Sayı: 13 |