Kıbrıs meselesi 1954 yılından sonra Türkiye ile Yunanistan arasında Akdeniz’de büyük bir çekişmeyi doğurmuştur. Ortaya çıkan gerginlik sonucu iki ülke de silahlanmaya başlamıştır. Bu durum başta ABD olmak üzere NATO üyesi ülkeleri tedirgin etmiştir. İki NATO üyesi ülkenin Kıbrıs için çatışması veya savaşması ABD ve NATO için prestij kaybı yaratacağından hareketle ABD bu meseleyi soğutmaya çalışmıştır. SSCB’nin Akdeniz’deki bu gerginlikten istifade etmesini istemeyen ABD 6. Filosunu bölgede görevlendirmiştir. Ancak Kıbrıs Rumlarının Türklere katliam yapması üzerine Türkiye 1960’lı yıllarda Kıbrıs’a çıkarma yapmak için hazırlıklara başlamıştır. Gerek 1964 yılında ABD başkanın Johnson’un yazdığı mektup gerekse 1960’lı yıllarda donanmada yeterince çıkarma gemisi olmaması Türkiye’nin adaya yapacağı çıkarmayı geciktirmiştir. Türk donanması 1960’lı yıllardan itibaren filosundaki gemileri yenilemek ve geliştirmek için tersanelerinde imkân ve kabiliyetleri ölçüsünde gemiler üretmeye çalışmıştır. Bu amaçla Türkiye 1968–1972 dönemini kapsayan ikinci beş yıllık gemi inşa programında savaş gemisi yapımına ağırlık vermiştir. İmkân ve kabiliyetlerinin üretimine el vermediği savaş gemilerini ise başta ABD olmak üzere NATO üyesi gelişmiş ülkelerden almıştır. Türkiye’nin 1968-1974 yılları arasında ABD’den aldığı gemilerin büyük bir kısmı 1940’lı yıllarda üretilmiştir. Türkiye satın aldığı eski teknoloji gemiler için ABD tersanelerinde tadilatlar yaptırarak modernizasyondan sonra donanmasına dahil etmiştir. Türkiye donanmada kullanacağı küçük çaplı hücumbot gemilerini ise Almanya’dan almıştır. Almanya’dan alınan hücum botlar Alman donanmasından değil Alman gemi firmalarından alınmıştır. Bu hücumbotlar 1-2 yıllık yeni teknelerdir. Kıbrıs Barış Harekâtı için ordusunu güçlendirmek isteyen Türkiye 1968 ve 1974 yılları arasında donanma gemi filosunu zenginleştirmek için pek çok gemi satın almıştır. Ancak harekattan sonra uygulanan askeri ambargo silah ve mühimmat konusunda sıkıntı yaşanmasına yol açmıştır. Bunun soncu olarak Türk savunma sanayi yerli üretim silah ve mühimmat oranını giderek artırmıştır.
The Cyprus issue caused a great conflict in the Mediterranean between Turkey and Greece after 1954. As a result of the tension that arose, both countries began to arm themselves. This situation worried the NATO member countries, especially the USA. Since the conflict or war between two NATO member countries for Cyprus would cause a loss of prestige for the USA and NATO, the USA tried to cool this issue. The US, which did not want the USSR to benefit from this tension in the Mediterranean, assigned its 6th Fleet to the region. However, after the Greek Cypriots massacred the Turks, Turkey started preparations to land in Cyprus in the 1960s. Both the letter written by the US President Johnson in 1964 and the lack of enough landing craft in the navy in the 1960s delayed Turkey's landing on the island. Since the 1960s, the Turkish navy has tried to produce ships in its shipyards to the extent of its possibilities and capabilities in order to renew and improve the ships in its fleet. For this purpose, Turkey focused on warship construction in the second five-year shipbuilding program covering the 1968-1972 period. It bought warships, which its capabilities and capabilities did not allow to manufacture, from developed NATO member countries, especially the USA. Most of the ships that Turkey bought from the USA between 1968-1974 were produced in the 1940s. Turkey has had the old technology ships purchased in the US shipyards renovated and included in its navy after modernization. Turkey bought the small-scale gunboats to be used in the navy from Germany. Gunboats purchased from Germany were purchased from German ship companies, not from the German navy. These gunboats are 1-2 years old new boats. Turkey, which wanted to strengthen its army for the Cyprus Peace Operation, bought many ships between 1968 and 1974 to enrich its fleet. However, the military embargo applied after the operation led to difficulties in weapons and ammunition. As a result, the Turkish defense industry has gradually increased the rate of domestically produced weapons and ammunition.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ocak 2022 |
Gönderilme Tarihi | 20 Haziran 2021 |
Kabul Tarihi | 26 Aralık 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Sayı: 23 |