In this study, the father relationships of gay individuals, which have been shaped from childhood to the present, in the process experienced as a boy in the family, were examined in various perspectives. Qualitative research design was used in the study. As a result of in-depth interviews with 9 participants who defined themselves as gay, the discourses of the participants were analyzed and themed. In the results, it was seen that the participants described themselves as quiet, lonely and asocial in general in their childhood, and a common experience of peer bullying emerged as an experience reinforcing these profiles. On the other hand, authoritarian, disinterested, harsh and dull-tempered father profiles were seen to come to the fore, while a distant and limited communication style in terms of father-son relationship emerged. Also it was observed that feelings such as anger, resentment, regret and longing for the father were intense. In the current, there is a type of relationship in which meeting with the father is not preferred or is maintained at a limited level due to necessity. Therefore, it was observed that the overall experience of the participants with the father developed negatively. Accordingly, it is thought that this situation may have a distinctive counterpart in the lives of gay individuals.. In this sense, it is recommended to plan further research in order to better reveal the counterpart of the relationship with the father in childhood and adolescence, and to understand how and to what extent it can be associated with gay identity.
Gey bireyler, uluslararası literatürde farklı boyutları ile ele alınmış olsa da Türkiye’de geylere ilişkin literatür oldukça kısıtlıdır. Bu çalışmada, ailede erkek çocuk olarak deneyimlenen süreçte gey bireylerin çocukluktan bugüne kadar şekillenen baba ilişkileri çeşitli boyutlarıyla incelenmiştir. Çalışmada nitel araştırma deseni kullanılmıştır. Kendisini gey olarak tanımlayan 9 katılımcı ile yapılan derinlemesine mülakatlar neticesinde, katılımcıların söylemleri analiz edilerek veriler temalandırılmıştır. Ulaşılan sonuçlarda katılımcıların çocukluklarında kendilerini genel itibariyle sessiz, yalnız, asosyal olarak tanımladıkları görülürken bu profilleri pekiştiren bir tecrübe olarak akran zorbalığına ilişkin ortak bir deneyim de ortaya çıkmıştır. Diğer yandan otoriter, ilgisiz, sert ve donuk mizaçlı baba profillerinin öne çıktığı görülmekte iken baba-oğul ilişkisi anlamında mesafeli ve kısıtlı iletişime sahip bir ilişki biçimi kendini göstermiştir. Özellikle ergenlik dönemi ile birlikte babayla olan ilişkilerin daha sık olumsuz yönde seyrettiği anlaşılmıştır. Diğer yandan katılımcılarda babaya ilişkin öfke, kırgınlık, pişmanlık, özlem gibi duyguların yoğun olduğu görülmüştür. Mevcut durumda ise babayla görüşmenin tercih edilmediği ya da mecburiyetten dolayı sınırlı düzeyde sürdürülen bir ilişki biçiminin varlığı söz konusudur. Dolayısıyla katılımcıların genel olarak babayla olan deneyimlerinin olumsuz yönde geliştiği görülmüştür. Babayla olan ilişki böylesine olumsuz bir tablo sunması, bu durumun gey bireylerin yaşamlarında ayırıcı bir karşılığı olabileceğini düşündürmüştür. Bu anlamda babayla olan ilişkinin çocukluk ve ergenlikteki karşılığını daha iyi ortaya koymak, gey kimliği ile nasıl ve ne düzeyde ilişkilenebileceğini anlamak adına ileri araştırılmaların planlanması önerilmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Toplumsal Cinsiyet ve Siyaset |
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Haziran 2024 |
Gönderilme Tarihi | 19 Eylül 2023 |
Kabul Tarihi | 12 Şubat 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 |