Bu
makale on beşinci yüzyılda İbnü’l-Arabî düşünce geleneğinin önemli takipçisi
Sâinüddin İbn Türke’nin, dedesi Sadreddin Ebû Hamîd Türke’ye ait olan Kavâidü’t-tevhîd
adlı esere yazmış olduğu Temhîdü’l-kavâid adlı şerhini ele almaktadır. Temhîdü’l-kavâid,
Sadreddin Konevî’nin Miftâhu’l-gayb’ı, Dâvûd Kayserî’nin Mukaddime’si
ve Molla Fenârî’nin Misbâhu’l-üns’ü gibi nazarî irfân çizgisinde önemli
metinler arasındadır. Sâinüddin İbn Türke, bu eserinde tasavvuf metafiziğini
üst bir metafizik olarak inşa etmektedir. Bu doğrultuda felsefî ve kelamî
varlık anlayışlarını istidlâli bir yöntemle iptal etmeye çalışmakta ve varlığın
dış dünyada teşahhus etmiş gerçek ve tek olduğunu delilleriyle ortaya koymaya
çalışmaktadır. Bu eserde Sâinüddin İbn Türke, mezkûr eserlerdeki felsefî ve kelamî
varlık anlayışı eleştirilerini ileri düzeylere taşımakta ve aynı zamanda sûfî
varlık anlayışını ele alırken ortaya çıkabilecek aklî şüpheleri gidermeye çalışmaktadır.
Sâinüddin
İbn Türke, İslam düşüncesinde uzun bir süre göz ardı edilen bir sûfîdir. Bundan
dolayı onun Temhîdü’l-kavâid adlı eseri üzerine yapılan şerh,
haşiye ve talîkat gibi çalışmaların da geç dönemlerde olduğunu görmekteyiz. Temhîdü’l-kavâid,
ilk olarak İran medreselerinde irfân düşüncesine bir giriş olarak okutulmuş
ve daha sonra da üzerine şerh ve haşiye gibi çalışmalar başlamıştır. Böylece Sâinüddin
İbn Türke İslam dünyasında daha fazla tanınır olmaya başlamıştır.
Sâinüddin İbn Türke Temhîdü’l-Kavâid Tasavvuf Tasavvuf Metafiziği
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Nisan 2018 |
Gönderilme Tarihi | 22 Şubat 2018 |
Kabul Tarihi | 11 Nisan 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 2018 Sayı: 35 |