Bu çalışmanın amacı, üniversite öğrencilerinin özel yaşam alanlarına (sosyal ilişkiler, romantik ilişkiler, aile yaşamı, akademik yaşam, iş yaşamı ve serbest zaman aktiviteleri) ilişkin umut düzeylerini yordamada kişisel adil dünya inançları ile cinsiyetlerinin rollerini incelemektir. Katılımcılar, Türkiye’de büyük bir devlet üniversitesinde okuyan 168 üniversite öğrencisidir. Veriler Özel Yaşam Alanlarına İlişkin Umut Ölçeği, Kişisel Adil Dünya İnancı Ölçeği ve kişisel bilgi formu ile toplanmıştır. Çok Değişkenli Regresyon Analizi sonuçları hem kişisel adil dünya inancının hem de cinsiyetin üniversite öğrencilerinin özel yaşam alanlarına ilişkin umut düzeylerinin anlamlı yordayıcıları olduğunu göstermiştir. Kişisel adil dünya inançlarının, üniversite öğrencilerinin akademik yaşamlarındaki, aile yaşamlarındaki ve serbest zaman aktivitelerindeki umut düzeylerini anlamlı şekilde yordadığı bulunmuştur. Ek olarak, kız öğrencilerin sosyal ilişkilerde daha yüksek umut düzeylerine sahip olduğu bulunmuştur. Sonuç olarak, bulgular özel yaşam alanlarına ilişkin umut çalışmalarının önemine işaret etmektedir. Mevcut bulgular, umuda ve adil dünya inancına ilişkin alanyazın ile Türkiye’deki cinsiyet rolleri kapsamında tartışılmıştır.
Özel yaşam alanlarına ilişkin umut kişisel adil dünya inancı cinsiyet
The aim of the current study was to investigate the predicting roles of personal belief in a just world and gender in university students’ hope levels in specific life domains (i.e., social relationships, romantic relationships, family life, academics, work life, and leisure activities). The participants were 168 university students from a major state university in Turkey. Data was collected with the Domain Specific Hope Scale, the Personal Belief in a Just World Scale, and a personal information sheet. Results of Multivariate Regression Analysis showed that both personal belief in a just world and gender were significant predictors of domain specific hope levels of university students. More specifically, personal belief in a just world was found to significantly predict university students’ hope levels in academics, family life and leisure activities. In addition, female students were found to have higher hope levels in social relationships. Taken together, the findings highlighted the importance of studies on domain specific hope levels. Current findings were discussed within the context of the hope and just-world literature and gender roles in Turkey.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Alan Eğitimleri |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 5 Şubat 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 2021 February, Volume 10 |