Özgür ve eşit bir yaşamı bize sunacağına dair tam bir inanca sahip olduğumuz demokratik
toplumlarda hak ve özgürlüklerle ilgili birtakım sorunlar ile karşılaştığımız olur. Bir çelişkiye
sebebiyet veren bu duruma karşılık, kişilerin eşit ve özgür bir yaşamı gerçekleştirmeleri için toplum
içerisindeki paylarının nasıl düzenlenmesi gerektiği sorusunu sormak bir kez daha önem kazanır.
Bu soruya cevap verme girişiminde bulunan Rawls’a göre toplumsal kurumlar vasıtasıyla birtakım
haklar adil bir şekilde dağıtılmalıdır. Bu amaçla insanların üzerinde uzlaşacaklarını düşündüğü iki
adalet ilkesi öne sürer. Dolayısıyla, Rawls’un düşüncesinde bahsi geçen çelişkinin bir dağıtım
sorunu olarak nitelendirildiği söylenebilir. Öte yandan, bu çelişkinin çözülmesi amacıyla, adaleti bir
dağıtım sorunu olarak gören bu siyaset mantığının kendisi sorun edilebilir. Bu bağlamda,
çalışmada ilk olarak Rawls’un adalet ilkelerinin dayandığı temel fikirlerin izi sürülüp adalet
ilkelerine nasıl sirayet ettiği ortaya konulmaya çalışılmıştır. Sonrasında, Ranciere’in siyaset
düşüncesine yer verilmiştir. Böylece Rawls’un demokratik toplum anlayışının dayandığı siyaset
mantığı Ranciere’in siyasete dair düşünceleri çerçevesinde değerlendirilmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 7 Sayı: 1 |