Nehirlerin kraliçesi Nil, 7000 km'ye kadar uzanan, bir yanda Afrika'nın kalbinden yani Göller Bölgesi'nden, diğer yanda Etiyopya'nın dağlık bölgelerinden başlayıp Doğu Akdeniz'e dökülen dünyanın en uzun nehridir. Nil Nehri çok eski çağlardan beri pek çok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Nehrin ilk dönemlerde Etiyopya hükümdarlarının hâkimiyetinde olduğu iddia edilmektedir. Bununla birlikte, en azından 19’uncu yüzyılın sonlarından itibaren bu statü, esas olarak o dönemki Britanya İmparatorluğu Hükûmetinin de yardımıyla açıkça Mısır lehine değiştirilmiştir. Dolayısıyla, Mısır, Nil'in sularının ve kaynaklarının kullanımından tek yararlanan ülke hâline gelmiştir; çünkü aşağı kıyıdaş ülkelerin Nil'in akışını etkileyecek herhangi bir inşaat yapması yasaklanmıştır. Sudan'ın bağımsızlığını kazanmasının ardından Nil'in statüsünün yeniden değerlendirilmesi ihtiyacı açık bir şekilde ortaya çıkmıştır. Böylelikle, Mısır ile Sudan arasında, Sudan'ın bazı kazanımlar elde etmesine rağmen Mısır'ın hâkimiyetini koruduğu bir anlaşma imzalanmıştır. Diğer kıyıdaşlar bu durumu kendi lehine değiştirmeyi beklemektedirler. Nil Havzası İşbirliği Çerçeve Anlaşması'nın da bu çabaların ana meyvesi olduğu söylenebilir. Bu anlaşmanın en önemli amaçlarından biri Nil'in kıyıdaş devletleri arasında işbirliğini sağlamaktır. Bunu yapmak için anlaşma çoğunlukla uluslararası suyolları hukukunun temel prensiplerine ve kurallarına dayanmaktadır. Ayrıca, su güvenliği, çıkar ortaklığı gibi bazı ilke ve kurallara da Anlaşmada yer verilmiştir. Ancak bu son grup ilke ve kurallar, Birleşmiş Milletler Uluslararası Suyollarının Seyrüsefer-Dışı Kullanım Hukukuna Dair Sözleşmesi’nin (1997) kapsamını aşmıştır. Nihayet, söz konusu Sözleşme geçen ay yürürlüğe girmiştir. Dolayısıyla, bu kısa makalenin temel amacı Sözleşmenin yürürlüğe girmesinin olası sonuçlarını analiz etmektir.
Nil Nehri Nil Havzası İşbirliği Çerçeve Anlaşması Birleşmiş Milletler Uluslararası Suyollarının Seyrüsefer-Dışı Kullanım Hukukuna Dair Sözleşme
The queen of the rivers, Nile is the longest river in the World, extending up to $7000 \text{ km}$, originating from the heart of Africa i.e. the Lake District on the one side, and also from the highlands of Ethiopia on the other side and emptied into the east of the Mediterranean. The River Nile hosts many civilisations from times immemorial. It was claimed that in the early periods the Ethiopian sovereigns had the dominion over it. Nevertheless, this status was clearly changed in favour Egypt mainly with the help of the then Government of the British Empire from the late 19th Century. Hence Egypt had become the sole beneficiary of the use of the waters and resources of the Nile, since the downstream countries had been forbidden to construct any work that would affect flow of the Nile. After the independence of Sudan a need to re-evaluate the status of the Nile had become clear. Thence, an agreement had been concluded between Egypt and Sudan in which Egypt had preserved its dominion, although Sudan had some gains. Other riparians had looked forward to change this status in their favour. And, one can claim the Nile Basin Cooperation Framework Agreement is the main fruit of these efforts. One of the crucial purposes of this Agreement is to ensure cooperation among the riparian states of the Nile. In order to do that, the Agreement mostly relies on the basic principles and rules of international watercourses law. Furthermore, a set of rules and principles such as water security, community of interests etc. are also introduced. However, the latter set of principles and rules are beyond the scope of the United Nations Convention on the Law of Non-Navigational Uses of International Watercourses (1997). The said Agreement has finally entered into force last month. Thus, the main aim of this brief article is to analyse the possible outcomes of the Agreement’s entry into force.
Nile River Nile Basin Cooperation Framework Agreement The United Nations Convention on the Law of Non-Navigational Uses of International Watercourses (1997)
| Birincil Dil | Türkçe |
|---|---|
| Konular | Uluslararası Kamu Hukuku |
| Bölüm | Araştırma Makalesi |
| Yazarlar | |
| Gönderilme Tarihi | 25 Kasım 2024 |
| Kabul Tarihi | 2 Aralık 2024 |
| Yayımlanma Tarihi | 15 Mart 2025 |
| Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 5 Sayı: 10 |