Tarih boyunca, insanların inançları ve farklılıkları sebebiyle baskı ve zulme uğradıkları görülmektedir. Demokrasi ve insan hakları konusunda ileri seviyelere ulaşıldığının iddia edildiği günümüzde de insanlar, inanç ve farklılıkları sebebiyle öldürülmekte, baskı ve zulme maruz kalmaktadırlar. Zulme uğrayan toplumlardan biri de Gazze’de yaşayan Filistinli Müslümanlardır. 1948 yılından itibaren İsrail, Filistin topraklarını işgal etmiş ve halkına baskı, zulüm ve işkence uygulamıştır. İsrail’in, cinayet, zulüm ve işkenceleri 07 Ekim 2023 tarihinde yeni bir boyuta evrilerek bir insanlık suçu olan soykırıma dönüşmüştür. İsrail, 07.10.2023 tarihinden bugüne, çoğunluğu çocuk ve kadınlardan oluşan 41.909 kişiyi katletmiş ve 97.303 kişiyi yaralamıştır. Müslümanların, Filistin halkına yönelik devam eden bu cinayet, işkence ve zulmün sonlandırılması konusunda yapması gereken stratejik, ekonomik ve askeri yükümlülükleri bulunmaktadır.
Müslümanların “iyilik ve Allah’a karşı kulluk bilincinde yardımlaşma” yükümlülüğünün gereği olarak, İslâm ülkelerinin işbirliği yapmaları; Müslümanların aleyhine bir ittifaka girmekten kaçınmaları gerekir. Bu çerçeveden olarak İslâm ülkeleri, İsrail ile diplomatik ve stratejik ilişkilerini kesmeli; üçüncü ülkelerle Filistinliler aleyhine olabilecek eylemlerde işbirliği yapmamalı, Müslümanların aleyhine olabilecek gizli bilgileri onlarla paylaşmamalıdırlar.
İslâm hukukunda, İslâm’a ve Müslümanlara düşmanca duygular besleyen ve/veya İslâm ülkesine saldıran ülke ve gruplara, silah, mühimmat, yedek parça ve silah yapımında kullanılan hammaddelerin satışı ittifakla caiz görülmemiştir. Bunun yanında haksız olarak İslâm ülkesine savaş açan, Müslümanlara baskı ve zulüm uygulayan gayrimüslimleri bu hareketlerinden vazgeçirmek ve barışa zorlamak amacıyla, silah dışındaki gıda maddeleri, giysi, petrol gibi temel ihtiyaçların satışına sınırlandırma getirilebilir. Bu çerçeveden olarak Filistin halkına yönelik cinayet, işkence ve zulmü sonlandırmak amacıyla İsrail ve onu destekleyen ülkelere silah yapımında kullanılan hammadde, petrol gibi stratejik malların satılmaması gerekir. Bunun yanında söz konusu ülkelerden ithalat yasağı; bireysel olarak da bu ülke mallarının alınmaması da yükümlülükler arasındadır. Ayrıca İsrail’in zulmü altında, yiyecek, içecek, barınma gibi temel ihtiyaçlarından mahrum Filistinlilere yardım elini uzatmak; hasta ve yaralıların tedavisini yaptırmak, ilaç ve tıbbî malzeme yardımında bulunmak; diğer İslâm ülkesine sığınan Filistinlilere sınırları açarak güvenli bir yuva sunmak Müslümanların görevlerindendir.
İslâm bilginlerinin çoğunluğuna göre Müslümanlara saldırılması, onlara can, mal ve inanç hürriyeti tanınmayıp baskı ve zulüm uygulanması savaş gerekçesi olduğu için, diplomatik ve ekonomik tedbirlerin etkili olmaması ve İsrail’in bu insanlık suçunu işlemeye devam etmesi durumunda askeri müdahale meşru hale gelecektir. Bu itibarla Birleşmiş Milletler Barış Gücü tarafından bu müdahalenin yapılması için gerekli girişimlerde bulunulması, bunun mümkün olmaması durumunda İslâm İşbirliği Teşkilatına üye ülkelerce böyle bir müdahalenin planlanması uygun olacaktır.
Throughout history, it is seen that people have been oppressed and persecuted because of their beliefs and differences. In today's world, where it is claimed that advanced levels of democracy and human rights have been reached, people are killed because of their beliefs and differences, and they are subjected to oppression and persecution. One of the persecuted communities is the Palestinian Muslims living in Gaza. Since 1948, Israel has occupied Palestinian lands and oppressed, persecuted and tortured its people. Israel's murder, cruelty and torture evolved into a new dimension on October 07, 2023 and turned into genocide, a crime against humanity. Since 07.10.2023, Israel has killed 41,909 people, mostly children and women, and injured 97,303 people. Muslims have strategic, economic and military obligations to put an end to this ongoing killing, torture and persecution of the Palestinian people.
As a requirement of Muslims’ obligation to “help each other with the consciousness of goodness and servitude to Allah,” Islamic countries must cooperate; they must avoid entering into an alliance against Muslims. In this context, Islamic countries must sever diplomatic and strategic relations with Israel; they must not cooperate with third countries in actions that may be against the Palestinians, and they must not share confidential information with Muslims that may be against them.
In Islamic law, it is not permissible to sell weapons, ammunition, spare parts and raw materials used in the production of weapons to countries and groups that harbor hostile feelings towards Islam and Muslims and/or attack an Islamic country. In addition, in order to dissuade non-Muslims who unjustly wage war against Islamic countries and oppress and persecute Muslims, to discourage these actions and force them to make peace, restrictions may be imposed on the sale of basic necessities such as foodstuffs, clothing and oil other than weapons. In this context, in order to put an end to the murder, torture and oppression of the Palestinian people, strategic goods such as raw materials and oil used in the production of weapons should not be sold to Israel and the countries that support it. In addition, the ban on imports from the aforementioned countries; Individually, it is also among the obligations not to buy the goods of this country. In addition, to extend a helping hand to Palestinians who are deprived of basic needs such as food, drink and shelter under Israeli oppression; to treat the sick and wounded, to provide medicines and medical supplies; It is one of the duties of Muslims to offer a safe home to Palestinians who have taken refuge in other Islamic countries by opening their borders.
According to the majority of Islamic scholars, since attacking Muslims, denying them freedom of life, property and belief and applying oppression and cruelty to them is a justification for war, military intervention will become legitimate if diplomatic and economic measures are not effective and Israel continues to commit this crime against humanity.In this respect, it would be appropriate for the United Nations Peacekeeping Force to take the necessary steps to carry out this intervention, and if this is not possible, it would be appropriate to plan such an intervention by the member states of the Organization of Islamic Cooperation.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İslam Araştırmaları (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Kasım 2024 |
Gönderilme Tarihi | 9 Ekim 2024 |
Kabul Tarihi | 29 Kasım 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Sayı: Gazze |
Burdur İlahiyat Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.