Shakespeare’in İngilizcesinin günümüz okuru için zor olduğundan söz edilir. Oysa, Shakespeare’in oyun ve şiirlerinin erken dönem Türkçe çevirilerinin dilini günümüz Türk okurunun anlaması hemen hemen imkansızdır. Çünkü, bu çevirilerin “eski yazı” denen Osmanlıca (Arapça) karakterlerle yazılmış olması bir yana, çevirmenlerin kullandıkları kelimelerin çoğu da artık kullanımdan kalkmıştır. Shakespeare’in oyunlarının Türkçe’ye çevrilmesi, 1940’larda ve 1960’larda, devletin bu amaçla seçkin akademisyenlere, aydınlara ve yazarlara görev vermesi sayesinde büyük bir ivme kazanmıştır. 2003 sonbaharı itibariyle, The Two Noble Kinsmen (İki Soylu Akraba) hariç, Shakespeare’in tüm oyunları ve soneleri Türkçe’ye çevrilmiştir. Bugün, Shakespeare’in oyunlarının yayınlanmış Türkçe çevirilerinin sayısı 110’u aşkındır. Oyunlardan bir bölümünün yarım düzineden fazla ayrı çevirisi bulunmaktadır. Bu bağlamda, listenin başında on bir çeviri ile Romeo ve Jülyet’i görüyoruz. Shakespeare çevirmenleri arasında, akademisyen ve yazarlar yanında, hukukçular, dil öğretmenleri, bir sigortacı, bir eski siyasetçi, ve üç cumhurbaşkanının özel kalemliği görevinde bulunmuş bir kişi dikkati çekiyor. Oyunların bir bölümü Fransızca’dan çevrilmiş ve, en azından bir süre, örneğin bir Julius Caesar çevirisinde olduğu gibi, Fransızca adını korumuş. Bu arada, 1960’lardan bu yana seyirci ve okurlar Shakespeare’in başlıca oyunlarını, kaynak metin olarak Fransızca çevirileri kullanan Sabahattin Eyüboğlu’nun çevirileriyle tanımış. A Midsummer Night’s Dream oyununun Bahar Noktası adlı uyarlaması, Shakespeare’in nisbeten geniş halk kitlelerine ulaşmasında, bir ölçüde “popülerleşmesinde” önemli rol oynamış. Burada akla şu soru geliyor: Acaba bazı okur ve seyirciler Shakespeare’i yanlış nedenlerle beğeniyor olabilir mi? Shakespeare’in söz sanatlarına düşkünlüğü, oyun ve şiirlerini Türkçe’ye çevirenler için özel bir güçlük yaratıyor: Türkçe’nin kendisi söz sanatları açısından çok zengin olduğundan, bazen çevirmen Shakespeare’in sanat içermeyen ifadeleri için yine “sanatsız” karşılık bulmakta zorluk çekebiliyor.
Translation theory the process of translation the role of the state in the translation of classics adaptations and renderings vs translations translating a translated text the ìagingî of a translated text Shakespeare and translators the ìpopularityî of Shakespeare in Turkey rendering figurative and non-figurative language
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ağustos 2005 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2005 Cilt: 1 Sayı: 3 |