Almanya, ırkçılık/milliyetçilik ve doğayı koruma konusunda kendine özgü bir tarihsel yola sahip olmakla kalmayıp, bu kavramları ilişkilendirme konusunda da özgün bir karaktere sahiptir. Aynı coğrafyada hem çevre koruma/duyarlılığının dile getirilmesi ve örgütlenmesi hem de şimdiye kadar tanık olunan belki de en korkunç siyasi/ırkçı deneyimin gözlemlenebilmesi son derece ilgi çekicidir. Dahası, bu ikisi arasında teorik bir ilişki bulunduğuna yönelik verilerin olduğu izlenimi ihtimali de endişe vericidir. Öyle ki, söz konusu deneyim üzerinden hareketle, çevrecilik ve faşizmin karmaşık bir uyum içerisinde olduğu sonucuna varmak ilk bakışta son derece mümkün görünmektedir. Ancak bu uyumun sorgulanması ve analiz edilmesi, farklı bir sonucu işaret etmektedir. Bu çalışma, faşist ideoloji ve pratiğin tarihsel 'miras'ını ve sürecini, yani Nazi ideolojisini ve iktidarını tartışarak, aşırı sağ siyasetteki yeşil fikirlerin çevresel tarihine odaklanmayı amaçlamaktadır. Nazi Ekolojisi tarafından hem teorik hem de pratik anlamda yansıtılan ırkçılık/milliyetçilik ve doğayı koruma/çevresel 'duyarlılık' kavramlarını ilişkilendirme politikalarının irdelenmesi ve ifşası; siyasi partilere, ideolojilere, toplumsal hareketlere ve siyasal ekolojilere yön veren günümüz aşırı sağ düşüncesinin daha iyi anlaşılabilmesi için her zamankinden daha hayati hale gelmektedir.
Aside from its unique historical path in regard to racism/nationalism and the protection of nature, Germany has also an original character in how it associates these concepts. Observing a concern with environmental protection/sensitiveness and the most terrifying political/racist regime ever witnessed in the same geography, and the establishment of a theoretical interface between the two, is a matter of considerable concern. While it can be concluded that environmentalism and fascism were in a complex alignment, the conclusion drawn after questioning and analyzing the nature of the alignment is rather different. This paper focuses on the environmental history of green ideas in far-right politics through a discussion of the historical ‘legacy’ and development of the fascist ideology and practice, namely the Nazi ideology and political period. Taking into consideration that Germany historically followed a unique path toward the concepts of racism/nationalism, and nature protection/environmental ‘sensitivity’ that reverberated within the Nazi Ecology, both theoretically and in practice, their scrutiny becomes vital if we are to understand the nature of the far-right thinking that leads today’s political parties, ideologies, social movements and political ecologies.
far right ecology ecofascism Nazi ecology ecocentrism aşırı sağ ekoloji ekofaşizm Nazi ekolojisi çevremerkezcilik
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 4 Sayı: 2 |