çocuk bakış açısı ve pratiği bizim çalışma yöntemimizin ve sonuçlarının sınandığı, doğrulanacağı temel çerçeve olmalıdır. Verili dünyayla gerçek bir bağlantı kuran ama empoze edilen dünya görüşünden bağımsızlığını sürdüren ortak çocuk bakış açısından ve sokak/kamu pratiğinden, diyalog ve uzlaşmasından yararlanacağız. Buna katkıda bulunarak kendi sosyoloji görüşlerimizi ve yöntemimizi zenginleştireceğiz. Çocuk konusuna ilgimizin en önemli nedeni budur. Bunun için önce insanın birliğini ve geleceğini temsil eden evrenselliğin kendisini tartışmak gerekiyor. Böylece toplumların kendi konumu ve çözümü temelinde farklı görüşler olmuş olsa bile ortak bir diyalog oluşturmak, aynı zeminde tartışmak mümkün olacaktır. Çocuk bakış açısının evrenselliği içinde çok yönlülüğü, farklılığı ve ortaklığı sağlayabilmek için çocuğu belli kalıp değerlere göre biçimlendirmeyi amaçlayan din, milliyetçilik, ahlak, hukuk gibi değerler veya bireysel felsefe ve sanat-edebiyat bilgisinin ötesinde, konuyu genel dünya görüşü/yöntem iddiasıyla ortaya çıkan sosyoloji çerçevesi içinde ele alacağız. Ortak bir görüş geliştirmek, farklılıkları ortadan kaldırmak mümkün olmasa da yöntem çerçevesinde herkesin kendi görüşünü savunması mümkündür. Sosyolojinin bütün toplum olaylarını kapsama iddiası ve bunu yöntem/genel dünya görüşü çerçevesinde gerçekleştirmek istemesi çocukluğu çeşitli toplumbilimleri ile ilişkili bir biçimde ele almamızı sağlayacaktır. Çocukluk sosyolojisini sosyolojinin bir alt dalı olarak değil sosyolojinin temel görüş ve önerilerini tartışmak, genişletmek için ele alacağız. Bu bir anlamda sosyolojinin temel konu ve sorunlara bakışıyla da hesaplaşmaktır. Çocukluk sosyolojisi, sosyolojinin diğer alt dalları gibi alt bir uzmanlık dalı değil sosyolojinin temel konu ve sorunlarının, yönteminin sınandığı bir alan olmalıdır. Bu açıdan çocuk ve çocukluk sıradan, herhangi bir konu değildir. Konunun uzmanı veya çocuğu nesneleştirmek anlamında konunun tüccarı değiliz. Çocuk sosyolojisi altında yapılan çalışmalardan ayrıldığımızı belirtelim. Belki bu çalışmalardan ve tartışmalardan bir yönüyle yararlanacağız ancak bununla sınırlanmayacağız. Amacımız gerçek anlamda çocuk bakışına dayalı “çocukluk sosyolojisi” alanı/disiplini kurmak ve genel sosyoloji yöntemimizi geliştirmektir. Çocuklar adına, onların yerine çocuk sosyolojisini oluşturmayı değil, doğrudan çocuk bakışından faydalanmayı amaçlıyoruz. Çocukluk sosyolojisinin temel eksen, pratiği ve bilgisi çocuklara dayalı olması gerekir. Bu popülist bir yaklaşımdan değil, çocuk dünyasının ve bakışının zenginliğinden kaynaklanmaktadır. Mevcut çocuk sosyolojisi anlayışı çocukların yaşam sıkıntılarına, mağduriyetlerine, hayallerine ve hayal kırıklıklarına, itilmişliğine, güçsüzlüğüne, teslimiyetine, masumiyetine vb. dayalıdır. İçgüdülere ve duygulara dayanan bu yaklaşım kalıpları kolayca içi boş popülist söyleme ve melodrama dönüşebiliyor. Verili ilişkilere bağlı sürekliliği olan sorunlar, düzenin işleyişinden ve açmazından değil, sanki olağanüstü olaylardan, olağanüstü durumlardan ve rastlantılardan kaynaklanıyormuş gibi kaba bir “izleyicilik” ve “yardımseverlik” yaratıyor. İnsanlığı geçmişten günümüze ilgilendiren çocuk sorunu kaba kalıplarla ele alındığında olaylar, durumlar, duygular basitleşir, sonuçta ortaya çıkan sıradan, beklenmedik bir kurtarıcının herşeyi çözmesiyle mutlu sona ulaşılır. Ancak kalıplar ve durumlar birbirini çizimsel bir yoldan nöbetleşe izlediği için olaylar sürgit tekrarlandığı gibi kurbanlar ve kurtarıcılar da karikatüre/kuklalara dönüşür ve inandırıcılığını yitirir. “Kurtarıcılar”ın, “izleyiciler”in ve “yardımsever”lerin heyecanı yapaylaşır ve söner. Çocuğa yaklaşımda tutarlılık ve ölçü, toplum ve tarihten kopuk melodram kalıplarına, uzmanca, buyurgan akla ve uygulamalara indirgenmektedir. Çocuk çalışmaları ve uygulamaları çocukların düşünce ve yaşam pratiklerinin genişliğini dışarda bırakan popülist bir anlayışa dayalı olarak gelişmiş ve yaygınlaştırılmıştır. Bunu aşmak ve gerçekten çocuk bakışına dayalı ve herkesin ortak olacağı bir çocukluk sosyolojsi oluşturmak gerekiyor. Çocuk bakışı elbette hazır, tamamlanmış toplumsal bir program, sistematik bir yöntem oluşturmuyor, Çocukluk sosyolojisinde yapılması gereken çocuk bakışından faydalanarak bu yöntemi bulmaktır
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 4 Sayı: 7 |