Antik Çağ’da, kamusal alanla çok yönlü olabilecek kültürel kimliklerin inşasının bir parçası olarak kullanılmıştır. Pisidia kenti Sagalassos’un Türkiye’nin GB Yukarı Agorası, yerel ve bölgesel kimliklerin inşasına katkıda sağlayan zengin bir betim, yazılı metinler ve anıtlar koleksiyonu içeren dinamik bir mekândı. Anıtların, imajların ve sembollerin kullanılması yoluyla, bu kimlikler, topluluğa kim olduklarını anımsatmaya hizmet eden bir bellek tiyatrosu idi. Agoranın anıtsal temel unsurlarını inceleyerek, bu çalışma, kentleşmenin birbirini izleyen dalgalarını, farklı kimlik yönlerinin eklemlenmesindeki rollerini ve imparatorluğun bu süreçler üzerindeki etkisini belirlemeyi amaçlamaktadır.
In Antiquity, public space was used as part of the construction of cultural identities which could be multi-faceted. The Upper Agora of the Pisidian city of Sagalassos SW Turkey was such a dynamic space with a rich collection of images, inscribed texts and monuments that contributed to the construction of local and regional identities. It was the space where, through the use of monuments, images and symbols, these identities were acted out in a memory theatre that served to remind the community of who they were. By examining the constituting monumental elements of the agora, this paper project aims to establish the successive waves of urbanisation, their role in the articulation of different identity-aspects, and the impact of empire on these processes.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Sayı: 16 |