M.S. 70 senesinde General
Titus’un, Kudüs’ü ele geçirmesi ve ikinci kez yapılan Süleyman Mabedi’ni
yıkmasından sonra, Yahudilerin gemilerle Avrupa’ya götürülmesi ve dünyanın her
tarafına göç etmeleriyle, Yahudi Diaspora yaşamı başlamaktaydı. Hıristiyanlık,
Roma İmparatorluğu’nun resmi dini olunca, Yahudilere karşı baskı ve zulümler
artmıştı. Avrupa’da ticaretin yabancılar eliyle yürütülmesi noktasında,
Yahudilerin ekonomideki etkileri çoğalmıştı ve X. yüzyılda Asya ile Avrupa
arasında en önemli ekonomik bağı oluşturabilmişlerdi. XI. yüzyıldan sonra Batı
Avrupa’da ulus devletlerin kurulması ve kapitalizmin gelişmesiyle birlikte,
Yahudileri, ticari faaliyetlerden uzaklaştırma amacına istinaden birçok Avrupa
ülkesi dini sebepleri öne sürerek, Yahudileri sürgün etme politikası
izlemişlerdir. Bu sürgünler nedeniyle Yahudiler, o zamanın etkili gücü
durumundaki Türk Dünyası’na ve Osmanlı İmparatorluğuna sığınmışlardır.
Böylelikle Yahudiler, Osmanlı imparatorluğunun çöküşünden Türkiye
Cumhuriyeti’nin ilan edildiği döneme kadar sosyal ve ekonomik olarak rahat
yaşama imkânına kavuşmuşlardır. Bu makale, belirtilen dönemdeki Yahudilerin,
sosyo-ekonomik yönden katkılarının incelenmesini ve Yahudi inancıyla iktisadi
konular arasındaki ilişkinin ortaya konmasını amaçlamaktadır.
Jewish Diaspora life began at 70
AD, after General Titus had captured Jerusalem and destroyed the second temple
of Solomon. Meanwhile, Jews were transported to Europe by ships and migrated to
all parts of the world. When Christianity became the official religion of the Roman
Empire, the pressure and oppression of the Jews had increased. At the point of
conducting trade in Europe by foreigners, the effects of the Jews on the
economy had increased and they were able to form the most important economic link
between Asia and Europe in the X. century. After the XI. century, some European
countries agreed to expel the Jews, with the aim of removing them from
commercial activities, with the development of capitalism linked to the nation
states of Western Europe. Due to these exiles, the Jews had taken refuge in the
Turkish World and the Ottoman Empire, which were the most powerful power of
that time. Thus until the collapse of the Ottoman Empire and the proclaimation
of theRepublic of Turkey, the Jews had been able to have a comfortable living
opportunity socially and economically. This paper aims to examine the
socio-economic contributions of the Jews in the mentioned period and to reveal
the relationship between the Jewish faith and economic issues.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Mart 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Sayı: 14 |