Almanya’nın Osmanlı coğrafyasında sağlık alanındaki yatırımları, Alman kültür
nüfuzunu Türkiye’de güçlendirme politikasının sonuçlarından biridir. Bu çerçevede BerlinBağdat demiryolu güzergahında bulunan kentler ile önemli liman kentlerinde hastane ve
tıbbi araştırma enstitülerinin açılması gündeme gelmiştir. 19. Yüzyılın sonlarında askeri ve
iktisadi yönde gelişmeye başlayan Türk-Alman ilişkileri, 20. Yüzyılın başlarından itibaren
kültürel sahada da kendini göstermeye başlamıştır.
I. Dünya Savaşı’nın başlaması bir yandan hastanelere duyulan ihtiyacı arttırmış, diğer
yandan askeri harcamalar yüzünden diğer sahalara bütçe ayrılamamasına sebep olmuştur.
Bu çerçevede, İzmir’de açılması planlanan Alman hastanesi ve enfeksiyon hastalıklarını
araştırma enstitüsü, savaş sırasında bir an önce hayata geçirilmek istenip de bütçe darlığı
yüzünden bir türlü açılamayan sağlık projelerinden biri olarak tarihe girmiştir.
Dr. Rodenwaldt’ın öncülüğünde başlatılan hastane kurma girişimlerine Alman
Büyükelçiliği ile dışişleri bakanlığı destek vermekle beraber, Alman hazine bakanlığının
kaynak ayırmaması sonucunda proje askıya alınmıştır. Sonradan devreye giren Alman-Türk
Cemiyeti, projeye bağış yoluyla destek sağlamaya çalışmış, ancak bu sefer de Türkiye’de,
kapitülasyonları çağrıştıracak herhangi bir yatırıma karşı oldukça hassas davranan çevrelerin
direnci ile karşılaşılmıştır. Nihayetinde projenin Aydın vilayetine bağlı yürütülmesi görüşü
ağırlık kazanmış, ancak Almanya buna sıcak bakmamıştır. Bütün uğraşısına rağmen Dr.
Rodenwaldt’ın kişisel çabaları sonuç vermemiş, karşılaşılan engeller sonucunda, İzmir’de bir
Alman hastanesi ve enfeksiyon hastalıkları araştırma enstitüsü kurma çalışmaları sonuçsuz
kalmıştır. Bu makalede, Alman arşiv belgeleri ışığında, savaş yıllarında İzmir’de kurulması
planlanan Alman hastanesi için harcanan çabalar ve arka planda yaşanan olaylar ortaya
konmaya çalışılmıştır.
Germany’s investment in the healthcare sector in the Ottoman geography is a result
of Germany’s policy on strengthening its cultural influence in Turkey.
In this context, the opening of hospitals and medical research institutes in the cities
on the Berlin-Baghdad railway route and in the important port cities have become a topic
of discussion. Turkish-German relations, which started to develop in military and economic
areas in the late 19th century, started to improve also in the cultural field since the beginning
of the 20th century.
The outbreak of World War I increased the need for hospitals on one hand, and on
the other hand it caused a lack of budget for other fields due to military expenditures. In this
context, the German hospital and infectious diseases research institute, which is planned to be
opened in Izmir, has become a footnote in history as one of the health projects that could not
be opened due to the shortage of budget.
Although the German Embassy and the Ministry of Foreign Affairs supported
the efforts to establish a hospital under the leadership of Dr. Rodenwaldt, the project was
suspended due to the lack of funding from the German Treasury Ministry. The GermanTurkish Society that was involved subsequently has attempted to provide support through
donations to the project, but this time in Turkey, it was faced with resistance from the groups
who were acting very sensitive to any investment that would have been suggestive of
capitulation. In the end, the idea of conducting the project under the constituency of Aydın
province become favourable, but Germany did not consider the idea appealing. Despite all
his efforts, Dr. Rodenwaldt’s personal efforts have not yielded any results, and as a result of
the obstacles, the efforts to establish a German hospital and an infectious diseases research
institute in Izmir have failed. In this article, in the light of the German archival documents, the
efforts made for the German hospital which was planned to be established in Izmir during the
war years and the events in the background were tried to be put forward.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Aralık 2019 |
Gönderilme Tarihi | 19 Ağustos 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 19 Sayı: 39 |