Kur'an'a göre Allah hem yaratma ve hem de yaratıkları bilgilendirme
kaynağıdır. Bu bilgilendirme yöntemlerinden birisi de aracılarin olmasıdır. Hiç
kuşkusuz ki bu aracılar, insanlık tarihinin değişik dönemlerinde her kavme
gönderilen peygamberler olmuştur. Kur'an'da insıinların peygamberlerle
bilgilendirildiğini görüyoruz. Örneğin, Hz. A.dem'e nesnelerin isimleri
öğretilmiştir. 1 İlahimesaj olan Kur'an'a göre, bilginin gelişınesi ve çoğalması
Allah'a bağlıdır; insana bilinmeyeni bildiren O'dur.2 O halde hakikatin bilgisini elde
etmede insanın rolü nedir? Kur' an' da bilgi konusunda insan için nesneler dünyasına
bakarak bir şeyleri hatıriama 'tezekkür) ve düşünme (tefekkür)den söz edilmiştir.
Ayrıca, insan nesneler üzerinde tefekkür ve teemmülde bulunmaya davet edildikten
sonra, "akletınez misiniz?"3 şeklinde bir soru ile uyarılır. Akletıne, tefekkür ve
tezekkür gibi kavramların içeriğinde taşıdığı mesaj, insanın aşkm olanla buluşmasına
ve O' nun la bağ kurmasına bir davetiye çıkarmaktır. Kur' an' daki "akletme"
aydınlanma düşüncesindeki "pozitivist rasyonel akim" karşılığı değildir. Çünkü
"rasyonalizm" aklı, istidliill kategoriye indirger, onu ululamakla kalmaz hatta
üstünde bir başka hakikati n olduğunu da kabul etmez. Kur' an' da isim olarak akla
değil de fiil olarak aklın fonksiyonel yapısına gönderme yapılır. Türkçesi, hiilii
akıllarını kullanmıyorlar ını? anlamına gelen; "efe/ii ta' ktltın" ya da "/ii ya' k til'ın"
gibi ifadelerle zihinlerin nesneler dünyasına (kevnl ayetler) yönelmesi ile uyarılınası
amaçlanır. Kur' an' a göre akıl, kalbin bir fonksiyonudur
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Aralık 2001 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2001 Cilt: 5 Sayı: 2 |
CUIFD Creative Commons Atıf-Gayriticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.