Diğer büyük destan ve anlatılar gibi Dedem Korkut Kitabı da çatışma ve bunların çözümleri üzerinden devam eden olayları içerir. Metinlerde karşılaşılan sorunlar genelde büyük anlatılardaki benzer seyirlere uygun biçimde ritüel yönü ağır basan ve iktidar düşüncesini ortaya çıkaran silahlı vuruşma (düello), fiziksel çatışmalar veya savaş ile çözülür. Bazı hikâyelerde ise entelektüel yönü ağır basan ve hukuk düşüncesini ortaya çıkaran uzlaşmaya dayalı çözüm yolları dikkati çeker. Bunlar, günümüz modern hukukunda önemli bir müessese olan “arabuluculuk”ta toplanmaktadır.
Bu makalede, Dedem Korkut Kitabı’nda alışılagelmiş ve üzerinde durulmuş çatışma yollarının ötesinde bir çözüm yolu olarak arabuluculuk müessesesinin niteliği ve uygulamaları ele alınacaktır. İncelemenin giriş bölümünde doğal ve kültürel ayrımından yola çıkılıp mit ve anlatılardaki çatışma ve uzlaşma kavramlarına dair bazı açıklamalar yapılacaktır. Ardından halk hukuku ve günümüz modern hukukunda arabuluculuk açıklanarak ilgili hikâyelerin incelenmesine geçilecektir. Öncelikle Dede Korkut’un “bilge” bir arabulucu olarak ardından da Salur Kazan’ın “otorite” konumuyla arabulucu rollerinin detayları örneklendirilecektir.
Böylece Dedem Korkut Kitabı’nda sadece ritüel ve iktidar mücadelesi biçiminde bir çatışmanın değil, toplumsal ve entelektüel düzen göstergesi olarak hukuk sisteminin de varlığı ve uzlaşma yöntemleri aydınlatılmaya çalışılacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kültürel çalışmalar |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Ekim 2022 |
Gönderilme Tarihi | 25 Temmuz 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 1 Sayı: 3 |
Content of this journal is licensed under a Creative Commons Attribution NonCommercial 4.0 International License