The aim of this research is to present an evaluation on the idea that tourism and communication technologies pave the way for the globalization of rural areas. Focusing on the concept of globalization and other related factors, the research was conducted on rural businesses in Mardin province that focus on a global food product that is not unique to the region, such as pizza. Information obtained from secondary data sources about businesses is presented as a basis for evaluations. When we look at the common points of these businesses, it is possible to infer that they are the product of a popularity as a result of cultural import, that they attach importance to the use of communication technologies in marketing, that they turn romance and the hedonic consumption associated with it into an opportunity. Although the demand seen by some of these businesses at this stage seems to be a success, it is clear that they do not comply with the holistic sustainable destination approach. In this context, the research was concluded with sustainability-oriented suggestions for both businesses and regional tourism. Otherwise, it can be stated that rather than ensuring a stable and contributing tourism activity in the relevant rural settlements, a globalization process may occur in which local values are not included and even gentrification and cultural assimilation come to the fore.
Bu araştırmanın amacı, turizm ve iletişim teknolojilerinin kırsal alanların küreselleşmesine zemin hazırladığı düşüncesi üzerine bir değerlendirme sunmaktır. Araştırma, küreselleşme kavramını ve diğer ilgili faktörleri odak noktasına alarak, Mardin ilinde pizza gibi yöreye has olmayan küresel bir gıda ürününe odaklanan kırsal işletmeler üzerinden yürütülmüştür. Değerlendirmelere temel oluşturması bakımında işletmelerle ilgili ikincil veri kaynaklarından edinilen bilgiler sunulmuştur. Söz konusu işletmelerin ortak noktalarına bakıldığında kültür ithalatı sonucunda bir furyanın ürünü oldukları, iletişim teknolojilerinin pazarlamada kullanımına önem verdikleri, romantizm ve onunla ilişkili hedonik tüketimi fırsata çevirdikleri çıkarımını yapmak mümkündür. Bu işletmelerin özellikle bazılarının şu aşamada gördükleri talep bir başarıymış gibi gözükmesine rağmen bütüncül sürdürülebilir destinasyon yaklaşımına uymadıkları da açıktır. Bu bağlamda hem işletmeler hem de bölge turizmi için sürdürülebilirlik odaklı önerilerle araştırma sonlandırılmıştır. Aksi takdirde ilgili kırsal yerleşimlerde istikrarlı ve katkı sağlayıcı bir turizm hareketliliğinin sağlanmasından ziyade yerel değerlerin dahil edilmediği ve hatta soylulaştırma ve kültürel asimilasyonun ön plana çıktığı bir küreselleşme sürecinin yaşanabileceği ifade edilebilir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Rekreasyon, Tatil ve Turizm Coğrafyası |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2024 |
Gönderilme Tarihi | 19 Nisan 2024 |
Kabul Tarihi | 1 Haziran 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Sayı: 12 |
Çatalhöyük Uluslararası Turizm ve Sosyal Araştırmalar Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.