Son on yıllarda devlet aygıtının rolünün ana belirleyicisi olan neoliberalizme yönelik eleştirel tartışmalar yoğunluk kazanmış ve hükümetler kamu politikalarını belirlerken neoliberalizme alternatif strateji arayışına girmişlerdir. 2000’li yıllarda yaşanan neoliberalizmin krizleri karşısında devletlerin ulusal, bölgesel ve küresel konumlanışlarındaki değişimlerin analiz edilmesiyle stratejilerin ne yönde geliştiğini açıklamak mümkündür. Bu stratejiler, neoliberalizme ilişkin eleştirel sorgulamalara koşut olarak post-neoliberalizmin gündeme geldiği ve korumacı politikaların arttığı dönemde daha da önem kazanmaktadır. Diğer yandan neoliberalizm ve onun ilke ve değerlerine göre 1980’li yıllardan günümüze kadar şekillenen devletin işlevi akademik yazında da çok yönlü ve kapsamlı olarak tartışılmıştır. Ancak post-neoliberalizm bağlamında devletin günümüzdeki ve gelecekteki toplumsal, siyasal ve ekonomik düzlemde nereye evrileceği ve neoliberalizm ile post-neoliberalizm arasındaki devlet formunun farklılıklarına değinerek yeni bir tartışma boyutu kazandırılması gerekmektedir. Çalışma kapsamında neoliberalizmden post-neoliberalizme geçiş sürecinde son yirmi yıldır devletin işlevlerinde yaşanan değişimin bir benzeşmeye mi yoksa ayrışmaya mı yol açtığı tartışılmıştır. 2008 Küresel Ekonomik Krizi, Covid 19 Pandemisi, küresel ve bölgesel savaş riskleri neoliberal politikaların çatı ilkeleri olan serbestleşme, özelleştirme ve yerelleşme ilkelerinden ayrışmalara yol açtığı ve post-neoliberalizm ekseninde devletin küresel sistem içerisinde işlevlerini yeniden konumlandırmaya çabalarken ulusal pragmatik kaygılara dayalı bir ayrışmanın olduğu fikrine ulaşılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Politika ve Yönetim (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 25 Ekim 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Ekim 2024 |
Gönderilme Tarihi | 13 Eylül 2024 |
Kabul Tarihi | 14 Ekim 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 33 Sayı: 4 |