As a philosophical concept, tolerance has been seen as a concept related to justice, peace, freedom and crime. The relationship between the concept in question and the rights and freedoms of the individual is the subject of academic studies, as well as aspects that require theological interpretation.
The conceptual expression of tolerance “culture of living together “is expressed in Turkish as “tolerance” . There are several reasons why tolerance is more prominent in Anatolia. The first of these reasons is the motivation provided by Islam. Islam has determined the legal status of non-Muslim subjects and promised to be the protector and guardian of religious differences in the “other” position, provided that this legal basis is maintained. This situation explains how different religious structures can be protected in the Islamic geography. The second important reason is the necessities brought by the geography inhabited. In a multi-religious and multicultural geography, this perspective of living together has been applied with the way of living together. The third important reason is that as a nation that established empires, being a guest of other nations as well as hosting other nations has been important in the internalization of tolerance. This life experience supported the tolerance to the extent that it supported the understanding of hospitality.
In connection with this, the cultural structure formed in Anatolia has become a more tolerant social structure that does not exclude the “other”. Examples of applications in practical life are also reflected in the interpretation of religious texts. The Basmala interpretation of Haci Bektash Wali, which is the subject of our study, is a reflection of the aforementioned climate of tolerance.
Tolaration Tolerance Religious tolerance Hacı Baktash Wali Basmalah
Tolerans temelde felsefi bir kavramdır. Hukuk ve ahlakî bağlamda tartışılan kavramın, din ile olan ilişkisinden de söz edilebilir. Birlikte yaşam teorisinin önemli bileşenlerinden olan hoşgörü, “insanın birlikte yaşarken birbirinin desteğine ihtiyacı vardır” teziyle yakından ilişkilidir. Bu perspektif, dezavantajlı konumda olan birey ve grupları daha güçlü olanların sömürmemesini; aksine korumasını telkin eder. Her toplumun birlikte yaşam pratiklerinin ortaya çıkmasının tarihsel kültürel sebepleri vardır ve bu o toplumdaki algılarda belirleyici rol oynar. Anadolu örneğinde çok dilli, çok kültürlü ve çok dinli bir toplum modelinin sürdüğü gözlemlenir. Yok, etmeyi öncelemeyen ve “ötekinin” yaşamasına da imkân veren bir anlayışın bu toplumdaki varlığı, benzerlerinden farklılık gösterir. Bu yüzden Anadolu tolerans modelinin, daha az toleranslı olmaya başlayan dünyamıza, bir model oluşturabileceği düşünülmüştür. Bu amaçla XIII. Yüzyıl tasavvufçularından Hacı Bektaş-ı Veli’nin Besmele Tefsiri, bir dini toleransa örnek olarak ele alınmış ve akademik olarak incelenmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İslam Araştırmaları (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Eylül 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 |
Danisname Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.