Though pre-revolutionary Iran's rapprochement with Western countries made relations with China stationary, post-revolutionary Iran’s bilateral relations with China have changed. The 1979 Revolution initially began with the slogan of "Neither West nor East, Islamic Republic Alone." However, this slogan was soon supplanted by a strategy of “Look East.” Whereas Iran views China as ally against the West and attempts to put this view into practice, China views Iran not differently from it views any other country in the Middle East. It is necessary to see Iran-China in this framework. Iran pursued the look-east strategy during Ahmadinejad’s presidency, and again, in the second term of Rouhani’s foreign relations, and remained to be in good direction with the West and the East during Khatami’s presidency. Though China competes with the United States, Iran even stood by the United States during a period of sanctions the U.S. imposed against it. Virtually always in relations with Iran, China has proven that it is not Iran’s friend nor its enemy. Especially after the United States withdrew from the nuclear deal, China further distanced itself from Iran in 2020 when its Iranian oil importation has registered the lowest records for the last 20 years. Iran is apparently not in a position to make effective decisions in its own foreign policy. Likewise, Iran’s persistent hostility with Washington D.C., and several neighboring countries has typically conveyed some messages to these Eastern powers such as China and Russia. These messages indicate that Tehran does not have reliable options in the international arena, or any unilateral power to negotiate in isolation. Iran is ultimately dependent upon other countries in all circumstances.
Iran China East West Look East Pahlavi Revolution of 1979 Islamic Republic of Iran
Devrim öncesi İran’ın Batı ile birlikte hareket etmesi Çin ile olan ilişkilerini durağan bir hale getirse de devrim sonrası ikili ilişkiler değişmeye başlamıştır. 1979 Devrimi ilk başlarda "Ne Batı Ne Doğu Bir Tek İslam Cumhuriyeti" sloganıyla başlasa da daha sonra bu slogan yerini Doğu’ya bakışa vermiştir. İran her ne kadar Batı’ya karşı Çin’i kendine bir müttefik olarak görse de ve bunu ima etmeye çalışsa da Çin’in İran’a bakışı Ortadoğu’da olan diğer ülkelere bakışından farklı bir bakış değildir ve ikili arasındaki ilişkileri bu çerçevede görmek gerekir. Hatemi döneminde nispi olarak hem Batı ve hem de Doğuyla iyi bir yönde seyreden ilişkiler Ahmedinejad ve Ruhani’nin cumhurbaşkanlığının ikinci döneminde tekrardan Doğu’ya bakış politikası İran tarafından izlenilmiştir. Çin, ABD ile bir yarışmada olsa da ABD’ni İran aleyhine uyguladığı ambargolarda ABD’nin yanında olmayı tercih etmiştir. Çin her zaman İran’la olan ilişkilerinde düşman olmadığı kadar dost olmadığını da ispatlamıştır. Özellikle ABD’nin nükleer anlaşmadan çekilmesiyle birlikte Çin de İran ile ilişkilerine mesafe koymaya başlamış ve 2020’de İran’dan ithal ettiği petrol son 20 yılın en düşük miktarı olmuştur. Görünen şu ki İran dış politikasında kesin karar veremeyecek durumdadır. Başka bir deyişle, Tahran’ın Washington ve bazı komşu ülkelerle kalıcı düşmanlığı, Çin ve Rusya gibi Doğu güçlerine her zaman, Tahran’ın uluslararası arenada çeşitli güvenilir seçeneklerden yoksun olduğunu ve tecrit içinde müzakere etme gücüne sahip olmadığını belirten bir mesaj olmuştur. Bu nedenle İran, her koşulda, bu ülkelere yakın olmaya mahkûmdur.
İran Çin Doğu Batı Doğu’ya Bakış Stratejisi Pehleviler 1979 İran İslam Cumhuriyeti
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Siyaset Bilimi |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Temmuz 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 3 Sayı: 6 |
Doğu Asya Araştırmaları Dergisi (DAAD) I 2021 I abdurresit.karluk@hbv.edu.tr I
Bu eser Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY-NC-ND 4.0) ile lisanslanmıştır.
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-No Derivatives 4.0 (CC BY-NC-ND 4.0) International License.