Jeopolitik teoriler üzerine birçok görüş ortaya atılmıştır. Bu görüşlerden bazıları Mackinder’in Kara hakimiyet teorisi (Heartland teorisi), Spykman’in Rimland teorisi ve Brzezinski’nin Büyük satranç tahtası teorisi örnek verilebilir. Bu teorilerin çoğunda Avrasya bölgesi merkezde tutulmaktadır. Avrasya, coğrafi olarak Avrupa yarımadası ile Asya kıtasını kapsamaktadır. Jeopolitik olarak büyük öneme sahip olan Avrasya’nın kalbinde ise Orta Asya yer almaktadır.
Sovyetlerin dağılmasından sonra Orta Asya devletleri, sahip oldukları enerji kaynakları ve yer altı zenginlikleri nedeniyle güçlü devletlerin oyun bölgesi olmuştur. Bu oyunda aktif rol alan devletlerden birisi de Çin olmuştur. Çin Halk Cumhuriyeti, Enerji açısından dışa bağımlı bir konumdadır. Sınır komşusu olan Orta Asya devletlerinin sahip olduğu enerji kaynakları, Çin’in bu devletlerle işbirliği girişimlerinin sebeplerinden birisidir. Bu işbirliği çerçevesinde Çin, bölgeye yaklaşık 54 milyar dolar yatırım yaparak hem yer altı kaynaklarının çıkarılmasında hem de bu kaynakların ihracatı için farklı projelere imza atmıştır. Yapılan anlaşmalar doğrultusunda kendi çıkarlarını koruyan Çin, aynı zamanda Orta Asya’dan enerji ithalatı yaparak Ortadoğu’ya bağımlılığını azaltmaya çalışmış ve kaynak çeşitliliğini artırmaya çalışmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Siyaset Bilimi |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 17 Haziran 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 4 Sayı: 8 |
Doğu Asya Araştırmaları Dergisi (DAAD) I 2021 I abdurresit.karluk@hbv.edu.tr I
Bu eser Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY-NC-ND 4.0) ile lisanslanmıştır.
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-No Derivatives 4.0 (CC BY-NC-ND 4.0) International License.