I. yüzyıldan itibaren oluşmaya başlayan “İskender” anlatıları içinde en önemlisi, temelinde, İskender’in seferlerine iştirak eden Callisthenes’e ait, orijinali kayıp bir metin olduğuna inanılan, bu sebeple de “Pseudo-Callisthenes” Sözde- Callisthenes diye adlandırılan ve Grek, Latin, Süryani, Ermeni, Etyopya, Pehlevi, İbrani dillerinde varyantları olan bir hikâyedir. Söz konusu hikâye Geç Antik Çağ’dan Orta Çağ’a gelindiğinde “Alexander Romance” adlı türün doğmasına vesile olur. Pek çok Avrupa dilinde de yazılan romansların coğrafyalar ve kültürlerarası seyahati, Doğu edebiyatlarına geldiğinde farklı bir hüviyet kazanır. “Alexander Romance”ın İbrani, Ermeni ve Süryani versiyonları V.-VII. yüzyıllarda oluşmuş erken dönem eserlerdir. XI. yüzyıla gelindiğinde Firdevsî, Doğu edebiyatında bu konuyu ilk kez bir bütün olarak hikâyeleştirmiştir. Ancak hikâye, konuyu müstakil ve oldukça hacimli bir mesneviyle ilk kez ele alan Nizâmî’nin eseriyle çok daha farklı bir vadiye ulaşır. Artık o, olağanüstü destan kahramanı değil, nübüvvet ve velayet mertebesine yükselmiş, Allah tarafından seçilmiş bir kuldur. Nizâmî’nin mesnevisi büyük evrensel anlatının bir halkasıdır. Yunan, Ermeni, Süryani kaynaklarından haberdar olduğu kendi beyanından anlaşılmaktadır. Bununla beraber, kendinden önce çizilen yolu aynen izlemekten kaçındığı görülür. Nizâmî’nin metni başka dillerde yazılmış eski hikâyelere göndermeler yaparken, Doğu dillerine taşınan bilgileri de eleştirel bakışla değerlendirmeye alır. Bu yönleriyle Nizamî’nin eseri, hikâyenin kültürlerarası dolaşımında önemli bir dönüm noktasıdır. Bu çalışmada “Alexander Romance” ve Nizâmî’nin “İskendernâme”si karşılaştırmalı olarak ele alınırken hikâyenin kültürel dokusunu oluşturan edebî, felsefî, destanî, dinî, mitolojik unsurlara özel bir önem atfedilmiştir.
The most important narration among Canonical Alexander narrations is an originally lost narration that has Greek, Latin, Assyrian, Armenian, Ethiopian, Hebrew variants. This narration is called Pseudo-Callisthenes because it belonged to Callisthenes who joined the campaigns of Alexander. During the transition period between late Antique century and Middle Age, this story led to the creation of “Alexander Romance”. Inter-geographical and historical journey of the Romances which were written in many European language gained a different identity when it reached to Eastern literature. Hebrew, Armenian and Assyrian variants of “Alexander Romance” are works of early period that were created 5th, 6th centuries. By the 11th century, Firedevsi had handled this subject for the first time in Eastern literature. However, this work reached an entirely different level through Nizâmî’s Mesnevi which is quite exclusive and sizeable. From this point on, Alexander was not an extraordinary hero but a subject chosen by Allah for prophethood. It is understood from Nizâmî’s own declarations that he was aware of Greek, Armenian and Assyrian sources. However, it is obvious that he did not follow that prior path. Nizâmî’s text is an important cornerstone in inter-cultural circulation of the story. In this work, Alexander Romance and Nizâmî’s İskendername are analyzed in a comparative sense. The literary, philosophical, religious, mythological, epic elements that constitutes the cultural texture of the work is specially emphasized.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 25 Sayı: 25 |
Makale gönderme ve takip:
Makalelerinizin gönderimini dergimizin dergipark web ana sayfasından "Makale Gönder" seçeneği ile yapabilirsiniz. Daha sonraki süreci ise “Dergipark Sistemi”nden takip edebilirsiniz. Herhangi bir sorun yaşamanız halinde lütfen aşağıdaki adreslere bilgi veriniz.
Nihat Öztoprak (Başeditör): noztoprak@fsm.edu.tr
Bünyamin Ayçiçeği (Editör): bunyamin.aycicegi@istanbul.edu.tr
Nusret Gedik (Editör Yardımcısı): nusret.gedik@marmara.edu.tr