1. Muttersprachenunterricht Türkisch außerhalb der Türkei muss neben Erhöhung der Sprachkompetenz im Türkischen auch dazu beitragen, dass die Kinder zu mehrsprachigen Erwachsenen mit interkultureller Kommunikationskompetenz heranwachsen. 2. Damit Kinder Erfolg in der Schule und im Leben haben, müssen sie einen hohen Grad an Sprach- und Kommunikationskompetenz entwickeln. Die Bedingung zur Entwicklung einer höheren Kommunikations- und Sprachkompetenz ist der Glaube (das Vertrauen) an die Kommunikation. Kinder, die als restricted-code-Sprecher eingeschult werden, haben in der Regel den Glauben an die Kommunikation verloren. In diesem Falle ist es die Pflicht der Schule, mitunter des Muttersprachenunterrichts, diesen Glauben zu stärken. Im folgenden Beitrag werden diese Zusammenhänge am Beispiel der türkischen Migrantenkinder in Deutschland besprochen.
Sprachkompetenz Kommunikationskompetenz interkulturelle Kommunikation Glauben an die Kommunikation
Türkiye dışında anadili dersi olarak yapılandırılan Türkçe dersi, öğrencilerin Türkçe dil edinçlerini yükseltmenin yanısıra, bu öğrencilerin kültürlerarası bildirişim edinci yüksek olan ikidilli yetişkinler olarak yetişmesine de katkıda bulunmalıdır. 2. Çocukların okul ve hayatta başarılı olması için dil ve bildirişim edinçlerinin yüksek olması gerekir. Yüksek düzeyde dil ve bildirişim edincini geliştirmek için bildirişime inanmak gerekir. Dar düzgülü konuşucu olarak okula başlayan çocuklar, bildirişime olan inançlarını yitirmiş bulunmaktadır. Bu durumda okulun (bu arada anadili dersinin de) görevi, çocukların bu inancını güçlendirmek olmalıdır. Aşağıdaki yazı bu bağıntıları Almanya’da yaşayan Türk göçmen çocukları örneğine dayalı olarak ele almaktadır
dil edinci bildirişim edinci kültürlerarası bildirişim bildirişime inanma
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Dil Çalışmaları |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Mart 2007 |
Gönderilme Tarihi | 1 Ocak 2007 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2007 Sayı: 135 |