Tarikatların kurumsal kimlik kazandığı 12. Yüzyılda “Şeyhu’ş-şuyuh” ünvanı ile anılan Sühreverdî önceki tasavvuf klasiklerinde esas alınan hususları, dönemindeki sorunlar çerçevesinde, sünnî merkezli orta yolu takip ederek ve diğer İslâmî ilimlerde kabul görmüş yetkinliği ile yeniden yapılandırmıştır. XV. yüzyıla gelindiğinde tekkelerde başucu kitabı olan 63 bölümden müteşekkil “Avârifü’l-Maʿârif” isimli bu eseri ilk defa Türkçe tercüme ederek Arapça bilmeyenlerin istifadesine sunan Hacı Ahmed b. Seyyid el-Bigavî’dir. Çalışmamızda Bigavî ve tercümesi “Terceme-i Avârif’” hakkında bilgi verdikten sonra bu tercümenin 22., 23., 24. ve 25. bölümlerinde yer alan “semâʻ” bahsi ele alınmıştır. İlk dönem mutasavvıflarından bu yana semâʻın ifade ettiği mânâlar, semâʻın dayandığı kaynaklar, semâʻ bahsinde ittifakla kabul gören hususlar, ihtilaf edilen noktalar ele alınmıştır. Ehl-i hakk ile ehl-i bâtılın semâʻı ayırd edilmiş, semâʻdan uzak duranların, ona karşı çıkanların gerekçeleri ortaya koyulmuştur. Semâʻın faydaları ve âdâbına uygun bir semâʻın nasıl olması gerektiği belirtilmiştir. “Raks ile semâʻ” hususu ayrıca ele alınmıştır. Semâʻa dair tüm bu hususların Hacı Ahmed b. Seyyid el-Bigavî’nin penceresinden Sühreverdîʼnin görüşleri doğrultusunda literatürde yer alan diğer görüşler ile karşılaştırılması amaçlanmıştır.
Tasavvuf Semâʻ Sühreverdî “Avârifü’l-Maʿârif” Hacı Ahmed b. Seyyid el-Bigavî “Terceme-i Avârif”
In the 12th century, when the cults gained an institutional identity, Sühreverdi, who was named after as "Şeyhu'ş-suyuh", restructured the issues based on the previous Sufi classics, by taking the problems of his time into consideration and following the Sunni-centered middle path and with his competence accepted in other Islamic sciences.
In the 15th century, this work named "Avârifü'l-Ma'ârif", which was composed of 63 chapters, and a bedside book in dervish lodges, was translated into Turkish by Hacı Ahmed b. Sayyid al-Bigavi for the first time and presented to the benefit of those who do not know Arabic. In our study, after giving information about Bigavi and its translation "Terceme-i Avârif'", the "semâʻ" issue in the 22nd, 23rd, 24th and 25th parts of this translation is discussed. The meanings given by semâʻ since the first periods of mystics, the sources on which semâʻ is based, the issues that are accepted particulary in the subject of semâʻ and the points of disagreement are held.The semâʻ of the people of the right and the people of the wrong has been distinguished, the reasons for those who stay away from the sama and those who oppose it are presented to distinguish the real thoughts between Ahl-i Hakk and Ahl-i-Batil.The benefits of semâʻ and how a semâʻ should be properly are expressed. The issue of “raks and semaʻ” is also discussed. It is aimed to compare all these thoughts about semâʻ with other views in the literature in line with the views of Suhrawardi from the perspective of Haci Ahmed b Sayyid al-Bigavi.
Semâʻ Suhrawardı Awarıfu’l-Ma‘Arıf’ Hacı Ahmed b. Seyyıd al-Bıgawı Tarjama al- Awarıf al- Ma’arıf
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 14 Haziran 2023 |
Gönderilme Tarihi | 5 Haziran 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 3 Sayı: 5 |
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İlahiyat Fakültesi bünyesinde 2021 yılından beri faaliyet gösteren uluslararası, bilimsel ve hakemli dergi.
Yılda iki sayı olarak (Haziran-Aralık) yayımlanır.
İletişim: erdem.ozturk@hbv.edu.tr & okan.uzunoz@hbv.edu.tr & dinveinsan@hbv.edu.tr
Din ve İnsan Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.