Kant’ın eleştirel felsefesine kadar, “doğa”dan bağımsız olarak “dünya”nın kendisinden bahsetmek mümkün değildi. Kant’tan sonra dünya, tarihsel bir bakış açısıyla değerlendirilmeye ve buna bağlı olarak doğaldan ziyade tarihsel bir fenomen olarak görülmeye başlandı. Bu sayede düşünce tarihinde farklı dünyalardan bahsedebilmek mümkün oldu. Ancak günümüzde küreselleşme, bu farklı dünyaları aralarındaki farkları yok ederek gittikçe tek tip bir tarihsel küre olmaya doğru itiyor. Bu yazıda, küreselleşme sorununu “çoklu tarihsel dünyalardan tek tip bir tarihsel küreye” geçiş olarak ele alıyorum. “Doğa”dan “dünya”ya ve “dünya”dan “küre”ye geçişleri analiz ederek, “dünyada ikamet etme” ve “yeryüzünü koruma” fikrinin giderek “dünyaya hâkim olma” ve “yeryüzüne sahip olma” fikrine nasıl dönüştüğüne odaklanıyorum.
Doğa Dünya Küreselleşme “Dünyada İkamet Etmek” “Yeryüzünü Korumak” “Dünyaya Hâkim Olmak” “Yeryüzüne Sahip Olmak”
Up until Kant’s critical philosophy, it was not easy to speak of the “world” itself as distinct from “nature”. After Kant, the world began to be considered from a historical perspective. Therefore, the world came to be considered as historical rather than natural, which is why it is possible to speak of different worlds in the history of thought. However, globalization more and more drives these different worlds into a uniform historical globe. In this paper, I consider the question of globalization as a passage “from multiple historical worlds to a uniform historical globe”. By analyzing the passages from “nature” to the “world” and from the “world” to the “globe,” I focus on how the idea of “dwelling in the world” and of “saving the earth” has increasingly transformed into the idea of “dominating the world” and of “owning the earth”.
Nature World Globalization “Dwelling in the world” “Saving the earth” “Dominating the world” “Owning the earth”.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Makale |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 26 Sayı: 50 |