Purpose: This study aimed to examine the unemployment anxiety levels among first- and fourth-year students in universities offering education related to speech and language therapy (SLT) in Türkiye and whether this anxiety varied according to variables such as gender, the status of pursuing a second university degree, the existence of unemployed individuals in the family, work experience, pursuing a minor or double major, and family income level.
Method: First- and fourth-year students enrolled in SLT departments across universities in Türkiye participated in the study (N = 120). Research data were collected online via Google Forms after providing participants with information about the research. Data collection tools included personal information form and the revised version of Pre-service Teacher Unemployment Anxiety Scale to be used for students enrolled in the programmes belonging to the Faculty of Health Sciences (Ilıman et al., 2019; Korkmazer, 2020). Frequencies, means, and percentages were provided to summarize the data. Furthermore, independent sample t-tests and one-way analysis of variance were conducted to investigate differences in participants' perceptions of unemployment anxiety based on gender, class level, pursuing a second university degree, the existence of unemployed individuals in the family, work experience, pursuing a minor or double major, and family income level.
Results: There was a statistically significant difference in participants' perceptions of unemployment anxiety between class groups, but no statistically significant differences were found in perceptions of unemployment anxiety according to variables such as gender, pursuing a second university degree, the number of unemployed individuals in the family, work experience, pursuing a minor or double major, and family income level. First-year students exhibited higher unemployment anxiety than fourth-year students.
Conclusion: First-year students may experience more anxiety than fourth-year students due to many factors such as job opportunities until graduation. The fact that the SLT profession and therefore departments are new compared to other professions and the number of language and speech therapists is lower in the year when fourth-year students graduate may affect the higher anxiety levels of first-year students. Additionally, 4th grade students may be able to foresee the near future as graduation approaches and therefore feel less anxious. On the other hand, undergraduate students at the department of SLT must succeed in certain internships and practices. The fact that fourth-year students gain experience with certain internships and practices may explain the lower levels of anxiety. It is recommended that future studies compare the unemployment anxiety levels of graduate and undergraduate students. Furthermore, a number of additional variables that may affect the unemployment anxiety levels such as the number of graduates, grade point average, and foreign language proficiency could be examined. Finally, conducting similar studies at regular intervals is recommended to address the ongoing needs in the field.
Unemployment anxiety unemployment speech and language therapy undergraduate students
Amaç: Bu araştırma Türkiye'de Dil ve Konuşma Terapisi alanında eğitim veren üniversitelerin birinci ve son sınıf öğrencilerinin işsizlik kaygısı düzeyini belirlemeyi amaçlamıştır.
Yöntem: Araştırmanın örneklemi, kaygı bozukluğu tanısı olmayan 18-25 yaş aralığındaki 120 katılımcıdan oluşmaktadır. Araştırmada katılımcıların işsizlik kaygı düzeylerini belirlemek amacıyla 14 maddeden oluşan Öğretmen Adaylarının İşsizlik Kaygısı Ölçeği kullanılmıştır. Ölçeğin Sağlık Bilimleri Fakültesi’nde okuyan öğrenciler için revize edilmiş hali tercih edilmiştir. Araştırmaya Türkiye’nin çeşitli şehirlerinde okuyan, Dil ve Konuşma Terapisi Bölümü 1. ve 4. sınıf öğrencileri katılmıştır. Katılımcıların ölçek yanıtlarına göre işsizlik kaygısı düzeyi gruplar arasında karşılaştırılmış; bu kaygının cinsiyet, ikinci üniversite okuma durumu, ailede işsiz bireyin olması, iş deneyimi, yandal-çift anadal yapma durumu ve aile gelir düzeyi değişkenlerine göre farklılık gösterip göstermediği incelenmiştir.
Bulgular: Katılımcıların sınıf grupları arasında işsizlik kaygısına ilişkin algıları açısından istatiksel olarak anlamlı bir farklılık gözlenmiştir. Birinci sınıf öğrencilerinin işsizlik kaygı düzeyi, son sınıf öğrencilerinin kaygı düzeyinden daha yüksek gözlenmiştir. Cinsiyet, ikinci üniversite okuma, ailede işsiz bireyin olması, iş deneyimi, yandal-çift anadal yapma durumu ve aile gelir düzeyi değişkenleri incelendiğinde, katılımcıların işsizlik kaygısına ilişkin algıları açısından gruplar arasında istatiksel olarak anlamlı bir farklılık görülmemiştir.
Sonuç: İlerideki çalışmalarda lisansüstü ile lisans öğrencilerinin işsizlik kaygılarının karşılaştırmalı olarak incelenmesi önerilmektedir. Ayrıca mezun sayısı, genel not ortalaması, yabancı dil seviyesi gibi işsizlik kaygısı üzerinde etkili olabilecek değişkenler eklenerek bu değişkenlerin işsizlik kaygısı üzerindeki olası etkisi değerlendirilebilir. Son olarak, bu gibi çalışmaların belirli aralıklarla tekrarlanması alandaki ihtiyacın ortaya konması açısından önemlidir.
işsizlik kaygısı işsizlik dil ve konuşma terapisi lisans öğrencileri
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Konuşma Patolojisi |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Ağustos 2024 |
Gönderilme Tarihi | 22 Ocak 2024 |
Kabul Tarihi | 4 Temmuz 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 |
DKYAD Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.