Bu çalışma, bilim kurgu sinemasında renklerin işlevsel kullanımını araştırmakta ve durum çalışması olarak siberpunk alt türüne odaklanmak suretiyle renklerin görsel anlatıları şekillendirmede, tematik derinliği zenginleştirmede ve semantik, kompozisyonel, duygusal işlevler aracılığıyla izleyici algısını etkilemede oynadıkları önemli rolü vurgulamaktadır. Herbert Zettl'ın renklerin işlevleri bağlamında önerdiği bilgi verme, kompozisyon yaratma ve etkileyicilik işlevleri çerçevesini kullanan çalışmada, amaçlı örneklem alma yöntemi ile belirlenen iki önemli siberpunk filmi incelenmektedir: The Matrix (1999) ve Blade Runner 2049 (2017). Her iki filme yönelik şekilde gerçekleştirilen söylem analizi, belirli renk şemalarının filmlerin distopik estetiklerine, tematik derinliklerine ve anlatının izleyicideki duygusal yankılarına nasıl katkıda bulunduklarını göstermektedir. Çalışma sonucunda, siberpunk alt türüne dair iki farklı filmin, kendi temaları ve odakları doğrultusunda farklı renkler ve stilistik renk kullanım tercihleri üzerinden görsel dillerini inşa ettikleri görülmüştür. Ancak, türe karakteristik yapısını kazandıran yüksek teknoloji-düşük yaşam ikiliğine dayalı zıtlıklar, karmaşa ve belirsizlik gibi nitelikler doğrultusunda renklerin üç temel işlevinden faydalanarak birbirlerine paralel bir görsel anlatı yaklaşımını ortaya koydukları da bulgulanmıştır. Bu çalışma, işlevsel renk kullanımının genel olarak sinemada, özel olarak ise bir bilim kurgu alt türü olan siberpunktaki dönüştürücü potansiyelini vurgulayarak, fütüristik ve spekülatif sinematik anlatılarda teknoloji, estetik ve hikâye anlatıcılığı arasındaki gelişen etkileşime dair içgörüler sunmaktadır.
This study investigates the functional use of colors in science fiction cinema, focusing on the cyberpunk subgenre as a case study to highlight the significant role colors play in shaping visual narratives, enriching thematic depth, and influencing audience perception through semantic, compositional, and emotional functions. Utilizing Herbert Zettl's framework of informational, compositional, and affective functions of colors, the study examines two significant cyberpunk films selected through purposive sampling: The Matrix (1999) and Blade Runner 2049 (2017). The discourse analysis conducted on these films reveals how specific color schemes contribute to their dystopian aesthetics, thematic depth, and the emotional resonance of the narratives with the audience. The study finds that these two films construct their visual languages through different color choices and stylistic uses of colors aligned with their respective themes and focuses. However, it also uncovers a parallel visual narrative approach derived from the three primary functions of colors, reflecting the contrasts, complexities, and ambiguities characteristic of the subgenre's high-tech, low-life dichotomy. By emphasizing the transformative potential of functional color use in cinema generally, and specifically in the cyberpunk subgenre, this study offers insights into the evolving interplay between technology, aesthetics, and storytelling in futuristic and speculative cinematic narratives.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İletişim ve Medya Çalışmaları (Diğer) |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Eylül 2025 |
Gönderilme Tarihi | 21 Nisan 2025 |
Kabul Tarihi | 25 Ağustos 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 13 Sayı: 2 |