ABSTRACT
Depuis
la création, les femmes sont l'élément principal qui assure
l'existence de l'humanité sur terre. Cet élément principal qui
donne la première éducation aux êtres humains et qui constitue
environ la moitié du peuple, n'a pas pu prendre l'endroit où qu' on
a été mérité dans la vie sociale depuis les temps historiques. La
perception de femme de chaque société; ont pris forme dans la
direction de leurs croyances, traditions et style de vie. Cette
perception, ancrée dans le temps avait été répercuté sur le
langage, les œuvres, les attitudes et les comportements des
sociétés. En raison de la perception négative du genre, dans
certaines sociétés, toutes les formes de discriminations et de
violence ont été appliquées aux filles et aux femmes.
Cette discrimination et violence; qui causent de
nombreux effets néfastes sur les domaines individuels, familiaux et
sociaux avaient marginalisé plus ou moins les femmes dans chaque
société et l'avaient éloigné les femmes de la vie sociale. Les
droits des femmes étaient entrés dans l'ordre du jour de l'opinion
publique afin de répondre aux nouveaux besoins découlant des
développements sociaux, politiques, militaires et économiques qui
ont eu lieu au cours des siècles derniers dans le monde, Dans cette
étude premièrement, on avait touché aux attitudes et aux
comportements de certaines sociétés envers les filles et les femmes
dans le passé. Puis, on avait examiné les décisions prises et les
travaux effectués sur les droits des femmes par des grandes
organisations internationales. Ensuite dans ce contexte on avait
tenté d'évaluer la société Turque et
les droits fondamentaux accordés aux femmes pendant la période
républicaine, ainsi que des travaux juridiques
importants
et des statistiques sur la violence contre les femmes.
Droits des femmes Genre social Violence Traditions Mariage Esclavage Turcs Organisations internationales
ÖZ
Yaratılıştan
bu yana yeryüzünde insanlığın varlığını sağlayan ana unsur
kadınlardır. İnsanların yaklaşık yarısını oluşturan ve
insanlığa ilk eğitimini veren bu ana unsur, tarihi çağlardan bu
yana toplumsal yaşamda hak ettiği yeri alamamıştır. Her toplumun
kadın algısı; kendi inançları, gelenekleri ve yaşam biçimi
doğrultusunda şekil almıştır. Zamanla kökleşen bu algı,
toplumların diline, yapıtlarına, tutum ve davranışlarına
yansımıştır. Olumsuz cinsiyet algısı nedeniyle bazı
toplumlarda, kız çocukları ile kadınlara ayrımcılık ve
şiddetin her türlüsü uygulanmıştır. Bireysel, ailesel ve
toplumsal alanda birçok zararlı etkilere neden olan bu ayrımcılık
ve şiddet; az veya çok her toplumda kadını ötekileştirip,
toplumsal yaşamdan uzaklaştırmıştır. Dünyada son asırlarda
meydana gelen sosyal, siyasal, askerî ve ekonomik gelişmeler
neticesinde ortaya çıkan yeni ihtiyaçları gidermek amacıyla
kadın hakları, kamuoyunun gündemine girmiştir. Bu çalışmada
önce, bazı toplumların geçmişte kız çocukları ile kadınlara
karşı takındıkları tutum ve davranışlara değinilmiştir.
Müteakiben kadın hakları konusunda bazı uluslararası kuruluşlar
tarafından alınan önemli kararlar ve çalışmalar ele alınmıştır.
Bu bağlamda özellikle Türk toplumu ile Cumhuriyet döneminde
kadınlara sağlanan temel haklar ile kadına karşı şiddetle
ilgili önemli yasal çalışmalar ve bazı istatistiksel veriler
değerlendirilmeye çalışılmıştır.
Kadın Hakları Toplumsal Cinsiyet Şiddet Gelenekler Evlilik Kölelik Türkler Uluslararası Kuruluşlar
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Ocak 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 2 Sayı: 1 |