Dinin ruh ve beden sağlığı üzerinde ne denli etkili olduğu ile ilgili çalışmalar günümüzde giderek yaygınlaşmaktadır. Bu sahada yapılan çalışmalar din psikolojisi başta olmak üzere, psikoloji, psikiyatri ve sosyal psikoloji gibi bilim dalları alanında yoğunlaşmaktadır. Bu çalışmaların bazıları teorik bazıları da ampirik şekilde yapılmıştır. Alanda bu iki yöntemin araştırmacılar tarafından kullanılması, konunun anlaşılması ve detaya inilmesi bakımından son derece önem arz etmektedir. Nitekim araştırmacılar bu yöntemlerle konuyu daha anlaşılır kılmaktadır. Bu iki yöntem konunun zenginleştirilmesi adına önemli bir gelişme olarak değerlendirilebilir. Biz de çalışmamızda konu ile ilgili yapılmış çalışmaların genel bir değerlendirilmesini hedefledik. Bu bağlamda geniş bir literatür taraması yaptık. Yaptığımız inceleme sonucunda yukarıda zikrettiğimiz gibi çalışmaları teorik ve ampirik olarak iki kategoride değerlendirdik. Şimdiye kadar yapılan ampirik çalışmalarda dindarlığın ruh ve beden sağlığı üzerinde ne gibi etkilerinin olduğunu irdelerken aynı zamanda bu yöntemin yapılan çalışma ile ilgili işlevselliğine de değindik. Ayrıca, teorik olarak yapılan çalışmalarda ise konu ile ilgili detayları ve kullanılan kavramların sıklığını belirlemeye çalıştık. Yaptığımız araştırma sonucuna göre konunun değişkenleri arasında çok yönlü bir ilişki ağının olduğunu belirledik. Ampirik çalışmalarda bu ilişki ağı şu şekilde ortaya konulmuştur: Dindarlık olgusu ile özsaygı, anksiyete, depresyon, ölüm duygusu gibi değişkenler arasında ilişkilere bakılmıştır. Teknik olarak da genelde korelasyon kullanılmıştır. Bununla birlikte çalışmalarda genelde dindarlık olgusu bağımsız değişken olarak ele alınmış ve dindarlığın bu değişkenler üzerindeki etkisi tespit edilmeye çalışılmıştır. Teorik çalışmalarda ise en çok vurgulanan unsur birinci derecede dindarlık olgusu olmuştur. Dindarlık olgusundan sonra ikinci derecede değinilen unsurlar ise olumsuz diye nitelendirilen psikolojik kavramlar olmuştur. Üçüncü derecede ise olumlu olarak nitelendirilen psikolojik kavramların etkili olduğu ortaya çıkmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Alan Eğitimleri (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2024 |
Gönderilme Tarihi | 4 Mart 2024 |
Kabul Tarihi | 1 Haziran 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 1 Sayı: 1 |