COVID-19 may cause traumatic experiences and create stressful work environments for nurses, adversely affecting their psychosocial status. This study analyzes the professional quality of life, perceived stress levels, and coping styles of frontline nurses during the COVID-19 pandemic. Web-based survey using a descriptive cross-sectional design and a convenience sampling were used to select 244 nurses working with COVID-19 patients in inpatient, emergency, or intensive care units in Istanbul, Turkey. All participants completed a research questionnaire via Google Forms between August 7 and December 25, 2020. Multiple stepwise linear regression was used to analyze data. Participants experienced moderate levels of burnout, compassion satisfaction and stress, and high levels of compassion fatigue. They mostly used the self-confident approach coping style. Lack of training on the use of personal protective equipment, inadequate social support and the demands of emergency unit work were associated with compassion fatigue, burnout, and decreased level of compassion satisfaction. Organizational support was a predictor of seeking social support coping style and perceived stress was a predictor of a submissive and helpless coping style. This study demonstrates that interventions and coping programs are needed to improve frontline nurses’ ability to cope with stress.
COVID-19, travmatik deneyimlere neden olabilir ve hemşireler için stresli çalışma ortamları oluşturarak psikososyal durumlarını olumsuz etkileyebilir. Bu çalışma, COVID-19 salgını sırasında ön saflardaki hemşirelerin profesyonel yaşam kalitesini, algılanan stres düzeylerini ve başa çıkma tarzlarını analiz etmektedir. Tanımlayıcı kesitsel tasarım kullanılarak web tabanlı anket yürütülmüştür. Türkiye, İstanbul’da yatan hasta, acil veya yoğun bakım ünitelerinde COVID-19 hastalarıyla çalışkan kolay örnekleme ile 244 hemşire seçilmiştir. Tüm katılımcılar 7 Ağustos ve 25 Aralık 2020 tarihleri arasında Google Formlar aracılığıyla araştırma anketlerini doldurmuştur. VCOVID-19, travmatik deneyimlere neden olabilir ve hemşireler için stresli çalışma ortamları oluşturarak psikososyal durumlarını olumsuz etkileyebilir. Bu çalışma, COVID-19 salgını sırasında ön saflardaki hemşirelerin profesyonel yaşam kalitesini, algılanan stres düzeylerini ve başa çıkma tarzlarını analiz etmektedir. Tanımlayıcı kesitsel tasarım kullanılarak web tabanlı anket yürütülmüştür. Türkiye, İstanbul’da yatan hasta, acil veya yoğun bakım ünitelerinde COVID-19 hastalarıyla çalışkan kolay örnekleme ile 244 hemşire seçilmiştir. Tüm katılımcılar 7 Ağustos ve 25 Aralık 2020 tarihleri arasında Google Formlar aracılığıyla araştırma anketlerini doldurmuştur. Verileri analiz etmek için çoklu adımlı doğrusal regresyon kullanılmıştır. Katılımcıların orta düzeyde tükenmişlik, merhamet memnuniyeti ve stres, yüksek düzeyde merhamet yorgunluğu yaşadıkları ve çoğunlukla kendine güvenli yaklaşım başa çıkma tarzını kullandıkları saptanmıştır. Kişisel koruyucu ekipman kullanımı konusunda eğitim eksikliği, yetersiz sosyal destek ve acil servis hizmeti talepleri merhamet yorgunluğu, tükenmişlik ve merhamet memnuniyetinin azalması ile ilişkili bulunmuştur. Organizasyonel destek, sosyal desteğe başvurma başa çıkma tarzının; algılanan stres, boyun eğici ve çaresiz yaklaşım başa çıkma tarzının bir yordayıcısı olarak bulunmuştur. Bu çalışma, ön saflardaki hemşirelerin stresle başa çıkma becerilerini geliştirmek için müdahalelere ve başa çıkma programlarına ihtiyaç olduğunu göstermektedir.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Ruh Sağlığı Hemşireliği, Hemşirelik (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 29 Aralık 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 29 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 9 Haziran 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 3 Sayı: 3 |