Kayıtdışı ekonomi, gerek Türkiye ekonomisi ve gerekse diğer ülke deneyimleri incelendiğinde, sebepleri, sonuçları ve işleyişi ile oldukça karmaşık bir görünüm içeren, çok boyutlu bir yapıya sahiptir. Yükselen piyasa ekonomilerinde ve hatta gelişmiş ülkelerde, ekonominin ve istihdamın, özellikle, 1970’lerden itibaren giderek daha yoğun biçimde kayıtdışılığa kaydığı dikkati çeken bir unsurdur. Kayıtdışı ekonominin büyüklüğünü ölçmeye yönelik çeşitli yaklaşımlar mevcuttur. Bu yaklaşımlar genel olarak, doğrudan, dolaylı ve karma yöntemler olarak adlandırılmaktadır. Doğrudan ölçme yöntemlerinin temelini, kayıtdışı ekonominin tahmininde anket uygulamalarının kullanılması oluşturur. Sözkonusu anketler, hanehalkı anketleri, işyeri anketleri, vergi anketleri, zaman kullanım anketleri gibi anketlerden oluşmaktadır. Dolaylı ölçme yöntemleri ise çeşitlidir. Değişik yöntemlerle hesaplanan GSMH büyüklüklerinin karşılaştırılması, istihdam yaklaşımı, vergi incelemesi yoluyla kayıtdışı ekonominin tespiti, parasalcı yaklaşım gibi yöntemlerden oluşan kayıtdışı ekonomiyi dolaylı yoldan ölçmeye yönelik bu yöntemlerin yanısıra, karma yöntemler olan elektrik tüketimi, inşaat sektöründeki gelişmeler, çimento üretimi ve benzeriye ilişkin veriler yolu ile de kayıtdışı ekonominin büyüklüğü ölçülmeye çalışılmaktadır.Bu çalışmada ise dolaylı yöntemlerden olan elektrik tüketimi yaklaşımı kullanılarak kayıtdışı ekonominin büyüklüğü hesaplanmaktadır. Ancak, çalışma, Türkiye ekonomisinde elektrik tüketiminin kaçak olabileceğini gözönünde bulundurularak, elektrik tüketimi yerine elektrik üretimine ilişkin verilerin kullanılması gerektiğini savunmaktadır. Elde edilen ampirik sonuçlar Türkiye ekonomisinde kayıtdışı kalan ekonomik faaliyetlerin kayıtlı ekonomi içerisindeki payının küçümsenemeyecek boyutta olduğunu göstermektedir.
Diğer ID | JA42PN98PS |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2006 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2006 Cilt: 8 Sayı: 1 |