Sözleşmenin uyarlanması, sözleşmenin kurulması anında taraflarca öngörülmeyen ve öngörülmesi de beklenmeyen olguların meydana gelmesi sebebiyle karşılıklı edimler arasındaki dengenin bozulması hâlinde gündeme gelir. 818 sayılı Borçlar Kanunu (BK) döneminde eser sözleşmesi bakımından açıkça öngörülmüş uyarlama imkânı, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK) m. 138 düzenlemesi sayesinde tüm sözleşmeler için uygulanabilir hâle gelmiştir. TBK m. 138’de kişi yönünden herhangi bir sınırlandırma yapılmamasına rağmen, tacirin basiretli davranma yükümlülüğü gerekçesiyle uyarlama taleplerinin reddedildiği veya “öngörülmezlik” bakımından kendilerinden insanüstü bir özenin beklendiği görülmektedir. Bu kapsamda çalışmada tacirin, tarafı olduğu sözleşmelerin uyarlanmasını talep edip edemeyeceği ve kendilerinden beklenen özenin ölçüsünün ne olması gerektiği sorunları ele alınmış, anılan konulardaki yargı kararları incelenmiştir.
Uyarlama tacir basiretli davranma yükümlülüğü öngörülmezlik aşırı ifa güçlüğü
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 31 Aralık 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2024 |
Gönderilme Tarihi | 15 Eylül 2024 |
Kabul Tarihi | 24 Kasım 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 |