Günümüz çiftlik hayvanları yetiştiriciliğinde hayvan refahı öncelikle ele alınan bir konudur. Hayvanların yetiştirilmesini, sağlığını ve sürü idaresini daha etkili veya kolay yürütebilmek için hayvanlara bazı gi-rişimsel teknikler uygulanmaktadır. Bu çalışmada sığır ve koyunlarda boynuzsuzlaştırma ve kuyruk kesimi ile yumurta tavuğu civcivlerinde gaga kesimi girişimleri hayvan refahı açısından değerlendirilmiştir. Boynuz köreltmede amaç; hayvanların birbirine ve bakıcılarına zarar vermesini önlemektir. Bu uygulama ayrıca; yemlik, barınak ve taşıma alanlarının daraltılarak tasarruf sağlanmasına da imkân vermektedir. Yaşamın ilk aylarında yapılan bu uygulama acı verici ve hayvanın vücut bütünlüğünü bozan bir uygulamadır. Diğer taraftan boynuz köreltme, hayvanların birbirleri ile etkileşiminde hayvan refahına katkısı olan bir girişimdir. Boynuz köreltmenin zorunlu olduğu durumda daha az acı veren kimyasal kullanarak boynuz köreltme tercih edilmelidir. Sığırlarda kuyruk kesme veya kilitleme vücut temizliğine ve meme sağlığına olumlu etki yapacağı beklenmektedir. Ancak beklenen etki gözlenmemiştir. Koyunlarda kuyruk kesme ile karkasın ve etin kalitesinin iyileştirilebileceği düşünülmektedir. Ancak yapılan çalışmalarda bu konuda da düşünülen iyileşme sağlanamamıştır. Kuyruk kesme hayvanın vücut bütünlüğünü, görünümünü bozan ve kısmen ağrı, acı veren bir uygulamadır. Bu nedenlerle sığır ve koyunlarda kuyruk kesme işlemi hayvan refahı bakımından tartışmalıdır. Konvansiyonel kafes tavukçuluğunda tavukların tüy yolma, kannibalizm (yamyamlık) ve yemleri etrafa saçma davranışları önemli bir problemdir. Bu problemi gidermek için yumurtacı civcivlerde henüz 1-9 günlük iken gaga kesimi uygulanmaktadır. Hayvan refahı açısından bazı ülkeler gaga kesimini, keza Avrupa Birliğine üye ülkeler de konvansiyonel kafes sistemini yasaklamıştır.
kuyruk kesme gaga kesme sığır koyun hayvan refahı boynuz köreltme tavuk
Derleme niteliğindeki bu çalışmanın fikri ve yazım, tasarım, içerik gibi tüm boyutları ile tarafıma aittir.
Yok
Yok
Yok
Animal welfare is a primary concern in today's livestock farming. In animal husbandry, some interventional techniques are applied to make animal’s health statues better and herd management conditions more effective or easier. In this study, dehorning and tail docking in cattle and sheep and beak trimming in laying hen chicks were eva-luated from an animal welfare perspective. The aim of dehorning is to prevent animals from harming each other and their caretakers. It also allows for savings by narrowing the feeder, shelter and transportation areas. This practice, which is performed in the first months of life, is painful and disrupts the body integrity of the animal. On the other side, dehorning is an initiative that contributes to animal welfare in the interaction of animals with each other. In cases where dehorning is mandatory, the use of less painful chemicals should be preferred. Tail docking or locking in cattle is expected to have a positive effect on body cleanliness and udder health. However, the expected effect was not observed. It is thought that tail docking in sheep can improve the quality of the carcass and meat. However, the expected improvements were not achieved in the studies. Tail docking is a practice that disorders the body integrity and appearance of the animal and may causes some pain and suffering. For these reasons, tail docking in cattle and sheep is controversial in terms of animal welfare. Feather plucking, cannibalism and feed scattering behaviour of hens is a major problem in conventional cage poultry farming. To overcome this problem, beak trimming is applied to laying hens when they are 1-9 days old. In terms of animal welfare, some countries have banned beak trimming and member states of the European Union have banned the conventional cage system too.
animal welfare horn dulling tail docking beak trimming cattle sheep chicken
Yok
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kimya Mühendisliği (Diğer) |
Bölüm | Derleme Makaleleri |
Yazarlar | |
Proje Numarası | Yok |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2024 |
Gönderilme Tarihi | 3 Nisan 2024 |
Kabul Tarihi | 10 Haziran 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 |