Ülkemizde son yıllardaki depremlerde çok sayıda bina yıkılmış ve can kayıpları yaşanmıştır. Yıkılan binalarla birlikte şehirlerdeki yapılaşmalar gündeme gelmiştir. Nüfus yoğunluğunun kontrolsüz bir şekilde artması, kaçak yapılaşmayı ve sağlıksız bina yığınlarını oluşturmuştur. Deprem kuşağında kalan ilçelerden Sultanbeyli'de de yapı stokunun büyük bir kısmı kaçak olarak yapılmıştır. İlçenin mülkiyet yapısı ağırlıklı olarak çok hisseli kadastral parsellerden ve 2/B parsellerinden oluşmaktadır. Bu makale ile Sultanbeyli’deki kadastral yapı özellikleri ve konut dokusu incelenerek, 6306 sayılı Kanun’la gerçekleştirilen riskli yapı uygulamalarına etkileri tartışılmaktadır. Yapılan inceleme, düzensiz kadastral yapı ve üzerindeki yoğun yapılaşmanın, parsel ölçeğindeki dönüşüm uygulamalarını olumsuz etkilediğini göstermektedir. Sultanbeyli örneğinde gerçekleştirilen bu araştırma, benzer yapılaşma koşullarına sahip yerleşimlerde, mevcut konut dokusunun yenilenmesi ve nitelikli yaşam alanlarının oluşturulması amacıyla, uygulamaları kolaylaştırıcı nitelikte alternatif dönüşüm yaklaşımlarının geliştirilmesi gerektiğini ortaya koymaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kentsel Politika, Mimarlık |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Ağustos 2020 |
Gönderilme Tarihi | 14 Mayıs 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 3 Sayı: 1 |